Sadece ikimizin uyandığı saatler vardı
Sen gözlerini henüz açamazken bile
Kendini sevdirmek için
Sessiz adımlarla yanaşırdın bana
Sapsarı
Bir sonbahar günüydü
Minik minik güldüğündü
Nadide bir gülüş
Öylesi güzel
Bir sonbahar günüydü
Çok güzeldin
Sonbahar sarısı misali
Sadece ikimizin uyandığı saatler oldu
Sonra sonra
Sessizliği bir biz bilirdik
Gün doğmadan önce
Zifiriden hemen sonra
Bir biz bilirdik o anların keyfini
Bir biz yaşardık baş başa
Kimsenin şahit olamadığı zamanlardı
Sıcaklığın ısıtırdı ellerimi
Güneş daha değmeden
Uzak görmediğimiz dağlara
Şimdi bir sonbahar günü
Hasret kalıyoruz birbirimize
Sadece ikimizin uyandığı saatlerde
Sen ayrı ben ayrı yerlerde
Bir rüzgar değecek belki ikimize
Sadece ikimizin uyandığı saatlerde
Hasret tenlerimize