Aldanmak/Nilgün Uğurlu

   Kesik kesik nefes aldığım ya da hiç nefes alamadığım bir andı.Bu cadde,etraftaki mağazalar,çay içip simit yediğim simitçi dükkanı, hergün ekmek aldığım Başak Fırını,bazen dondurma yediğim Defne Pastanesi.  Hepsi gözümün önünden akıp gidiyordu. Kimbilir bir daha ne zaman görecektim. Daha şimdiden burnum sızlıyordu. Sanki ölmüşümde cenazem geçiyor bu sokaklardan.Yüreğimin küt küt atışını duyuyordum. Caddede ki son trafik ışıklarını geçtikten sonra, araç daha hızlı gitmeye başladı. İki yanımda iki jandarma ile ellerim kelepçeli bir şekilde yolculuğum iki saat kadar sürdü. Kocaman gri kapılar ardına kadar bu defa benim için açıldı. Araç bahçenin ortasında durdu.Jandarmaların yardımıyla  araçtan indim.Başımı göğe kaldırdım,iki gözüm iki çeşme, nefes almaya çalışırken,bulutlara baktım.Bugün hergünden  daha mavi ,daha canlıydı yoksa banamı öyle  geliyordu.  Birazdan dört duvarın arasında yeni bir hayata başlayacağım.Bana elveda diyecek kimsem yok.Bakalım yeni hayatımda birileri hoş geldin diyecek mi? Korkuyorum,bedenimden soğuk ter damladığına şahit oluyorum çaresizce. 

     Uzun bir koridordan yürüyorum,birbiri ardınca açılan,biz geçtikten  sonra hemen kilitlenen demir parmaklıklarla dolu burası. Korkmuyorum,güçlüyüm ben, ben ki tam on sekiz yaşıma kadar yetimhanenin dört duvarının içinde büyüdüm. Sevmek,güvenmek yerine kontrollü inanmayı  ya da inanmış gibi yapmayı öğrendiğim yer. Orada hepimiz yuvasız çocuklardık. Burası hapishane  belkide çok kötü insanlar var.Canımı yakarlar mı? Korksamda  belli etmemeliyim. Başka türlüsü mümkün değil.

      En sonda bir odanın önünde durduk.Kapıyı açan gardiyan ”Allah kurtarsın” diyerek kapıyı üzerime kapattı.Kapının önünde öylece bakıyorum.Başım dönüyor,midem bulanıyor,boğuluyorum.”Su” diyebildim yere yığılırken.Sonradan isminin Boncuk olduğunu öğrendiğim kurtarıcım bana su vermek yerine,beni ayağa kaldırıp,musluğun başına götürdü.Avuçlarına su doldurdu.Lavaboya eğilip avucundan su içtim.Bardak istedim ”yok”dedi.Böylece ilk öğrendiğim suyun avuçla içildiği oldu.

         Bana gösterilen ranzaya uzandım.Herşey film şeridi gibi gözümün önünden geçmeye başladı.

  Yetimhaneden ayrıldığımda sadece on sekiz yaşındaydım. Annemin beni doğururken öldüğünü biliyordum.Arada sırada  ziyaretime gelen bir teyzem vardı.Elimdeki adresle onun evini zar zor da olsa bulabildim. O gece zaten alkolik olan kocası bana bir hafta süre verdi.Yok kendime hemen iş bulmam gerekliymiş.Hayat çok zormuş,onlar bana bakamazlarmış.Hatta ve kesinlikle çalışıp onlara ben destek olmalıymışım.  Namusu için her şeyi yaparmış. Akıllı olacakmışım! O ayarsız adamın sözde nasihatlerini  sessizce dinleyip,”olur” dedim. Kalacağım  odaya giderken antredeki kırık dökük aynaya baktım.”Akıllı ol Nesrin”dedim kendime. Akıllı ol ki kimse canını yakmasın.

     Kuaför dükkanında çalışmaya başlayalı tam da sekiz ay olmuştu. Bir arkadaşımla birlikte dükkana yakın bir daire kiraladık.Mesleği iyice öğrenmiştim.Saçını bana röfle yaptırmak isteyen  müşterilerin sayısı iyice artmıştı.Sonunda hayalini kurduğum kuaför salonunu açtım.Her şey yolundaydı.Gerçektende çok para kazanıyordum.

   Bir akşam arkadaşlarımla dışarı çıkmıştım.Tam karşı masada oturan yakışıklı bir beyefendi ile sürekli göz göze geliyorduk.  İlk defa birinden hoşlanmıştım.Bence  o da benden etkilenmişti. Masamıza tatlı göndermesiyle tanıştık.Aklımca akıllı olan ben onu tanımak istediğimde çok sorular sormuştum.Hayatında her şey normaldi.Bu semtte onu tanımayan neredeyse yoktu.Kendisine ait otomotiv tamir servisi vardı. Her gün işinin başında olan birisiydi.Bazen geceleri bir arkadaşının taksisiyle de çalışıp para biriktiriyordu Kısa zamanda yeni bir daire alacaktı.Oturdukları eski evlerini  kiraya verebilirlerdi.Hiçbir kötü alışkanlığı yoktu.

       Aşkımın kurbanı olarak hem güvendim,hem inandım. Sevdim.Kendi emeğimle kurduğum hayatımın altını üstüne getirecek kadar…

  Sade bir nikahla evlendik.  Annesinin tek çocuğuydu. Babasını küçük yaşında kaybetmişti.Annesi Saniye Hanım aksi, geçimsiz, kaba biriydi.Olsun ben kocamla mutluydum.Günümün büyük bir zamanını işimde geçiriyordum.Onun olur olmaz triplerini görmezden geliyordum.

  Evleneli onbeş gün kadar olmuştu.Bir gece Yakup eve sabaha kadar gelmedi. Defalarca cevapsız arama yapmıştım.Başına kötü bir şey gelmiş olabilirdi.Korkudan çıldırmıştım.Annesi ise evin içinde gezinip oğluna beddualar ediyordu. Gözleri nefretle bakıyor”inşallah ölesin Yakup ”diye söyleniyordu.Nasıl bir anneydi bu kadın.Merhametini ,vicdanını ne ara kaybetmişti.Onun oğlu değil miydi iki işte çalışıp yeni daire almaya çabalayan.

  Yakup eve geldiğinde,sarhoştu, gözleri kan çanağına dönmüştü, sinirliydi.Ağzından rezil küfürler çıkıyordu.Ona bir kahve yaptım, sonra da bir duş alırsın dediğim  an olanlar oldu.Kahveyi elimden alıp duvara çarptı.Beni gerisin geri ittirdi.Annesi kapısını  kilitlediği odasındaydı.

      İkimiz salonda yalnızdık. Ne diyeceğimi bilemeden kendimi dışarı attım. Gözyaşlarımın durmadan aktığını hatırlıyorum.  İşyerime geldi. Özürler, yalvarmalar .Fazla alkol alınca böyle sinirlerine hakim olamamış. Nasıl oldu o da anlamamış. İnanmış gibi yapıp konuyu kapattım .Daha sonrasında  bu gece gelmemeler artmaya başladı.  Evin bütün masraflarını ben karşılıyordum. Yakup insanları kandırma sanatında devrim yapanlardandı. İşyeri kendinin değilmiş. Bir arkadaşının yanında çalışıyormuş. Geceleri sabahlara kadar kumar oynayan hasta ruhlu biriymiş. Yaklaşık altı ayda bütün birikimimi tüketmiştim. Benden para istiyor yok dediğimde feci dayak yiyordum. Artık ondan nefret ediyordum. Ondan kurtulup yeni bir hayata başlamalıydım. Ama nasıl olacaktı bu.

       O gün evlilik yıldönümümüzdü. Kuaför dükkanımı kapatmış eve doğru ilerliyordum Ağır aksak yürürken bin türlü lanet okuduğumu fark ettim.İşte o zaman annesini düşündüm,  yıkık dökük bir evde kumar bağımlısı oğluyla yaşamamış adeta çürümüştü kadıncağız.Yaşlı annesine miras kalan bir iki dönüm tarlayı sattığı  günmüş onunla karşılaştığım gün.Annesinin her şeyini tüketmişti.  Şimdi kumbarası bendim .Evlendiğimiz güne ait  onun hatırında hiçbir şey yoktu.O gece geç saatlere kadar eve gelmedi yine.

       Vakit sabaha karşıydı. Kapıdan gelen  yumruk ve tekme sesleriyle uyandım.  Kapıyı açmamla ‘bana para bul ulan’ diye bağırmaya başladı.’Ben senin para makinen değilim. Defol git. Nerden bulursan bul. Zaten Yarın gidiyorum bu cehennemden.Hayatımı daha fazla harcamayacağım sana’ diye bağırmaya başladım.Sadece o değildi sinirli olan.Ben de çok kötü durumdaydım. Mutfağa yöneldiğimi hatırlıyorum,susamıştım,ellerim titriyordu,sinirden.Beni mutfakta bir köşeye sıkıştırıp kulağımdaki  küpelerimi elleriyle çekerek koparttı. Her yerim kan içinde kalmıştı.Canım acısı umrumda değildi,tezgahtan aldığım ekmek bıçağını ona sapladım sırtına böğrüne bacağına defalarca, hiç durmadan,acımadan,korkmadan.Ölür mü diye düşünmeden,hesapsızca, rastgele bıçakladım onu. Mutfakta yerde yatıyordu.Kan içindeydi. Sesimiz kesilince odasından çıkıp, geldi annesi.Bana bişey söylemedi. Ağladı, ağladı,ağladı.

      Boncuk’un sesiyle irkildim. ‘hadi  bizimle sofraya otur,karnını doyur.’ Boncuk,  annem oldu. Beni dinledi, benimle ağladı. Ben de Ona ağladım. Burada gülecek hikayesi yok kimsenin.Elbet  bu ceza bitecek ve mavi gökyüzüyle buluşacağım.Sevmek mi artık anladım sevgiyi hak etmeyene veremem.

Loading

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Ben Nilgün Uğurlu.1974 yılında Almanya'da doğdum.ailem Uskup'ten gelen göçmen ailelerden.Lise eğitiminin ardından devam etmediğim eğitimime yöneldim.Yazmak her zaman ilgi alanımdi.Hocam Alper Akdeniz'den aldığım dersler sayesinde bu yolculuğu daha da ilerlettim.Kibele dergisi aracılığıyla yazdiklarim ilk kez okurlarla buluşacak.Aynı zamanda çocuk hikayelerim tamamlanma aşamasında.Yakinda onlarda çocuklarla buluşacak. Hayata bakışı dürüstlük, şefkat, hoşgörü ve erdem olan herkes kıymetlimdir.
Yazı oluşturuldu 5

Bir yanıt yazın

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön