Veneta / Ali Doğan

“Kafanın ne kadar karıştığının farkındayım. Ama bu odadan çıkmadan önce karşılaştığın tüm gariplikler önemini yitirecek.” dedi adam.

“Tıpkı okyanustaki küçücük bir köpük gibi…”

“Siz neden bahsediyorsunuz?” diye sordu kadın.

“Neden var olduğunu hiç düşündün mü Veneta?” Aynı anda çekmeceden çıkardıklarını masaya bıraktı adam. Üç adet şarap kadehiydi bunlar. Sonra da ayağa kalktı, rafın üzerinde duran şişeyi aldı ve tekrar yerine oturdu.

“En sevdiğiniz şarap.” Kadehleri doldurdu.
“Aslına bakarsan en sevdiğim demeliydim.”

Veneta kırmızı şarabın bardağa dolmasını izlerken adamın söylediği “sevdiğiniz” kelimesini “sevdiğim” diye düzeltmesine bir anlam vermeye çalıştı. Anlam veremediği bunca şeyin arasında bu detayda takılmıştı.

“Buyurun, her zaman yatıştırır…”

“Bu arada, gelmek üzere!” dedi adam, sonra gözlerini kapattı ve elindeki kadehi burnunun önünde zarifçe gezdirerek kokladı.

Veneta, “Kim?” dediği anda kapı açıldı.

“Zamanlamam harika!” dedikten sonra kendisi için doldurulan kadehi eline aldı yeni gelen.

“Görüşmeyeli nasılsınız, hoş bayan?” dedi gülümseyerek…

“Aman Tanrım!”
Bardaki adamdı. Kadının boğazından istem dışı “hık” diye bir ses çıktı.

Kadının sabrı tükenmişti ve olup biteni bir an önce anlamak istiyordu. Yaşadığı gerilimi hafifletmek için kadehine uzandı. “Bir an önce ..” Boğazına oturan şarabı zorlukla yuttuktan sonra devam etti. “Neler olduğunu açıklayın!”

Ortama hâkim olan derin sessizlik kadının karın kaslarının kasılmasına neden oldu. Merak duygusu yerini mutlak endişeye terk etmişti…

Gözlüğünü katlayıp masanın üstüne bıraktı adam.

“Güçlü bir karaktersin…”

Veneta dakikalardır konuşan adamın gözlerinde ilk kez bir duygu kıpırtısı keşfetti.
Adam şarabından bir yudum daha aldıktan sonra oturduğu yerden uzandı ve pencereyi açtı.
Odaya bir anda ışık doldu…

Kocaman bir peygamber devesi pencereden içeri girdi. Birkaç saniye cam yüzeyinde amaçsızca dolaştıktan sonra gözden kayboldu. Kadın böceğin bu kısa ziyaretini sükûnet içinde izlemişti.
Ellerini yavaşça havaya kaldırdı kadın, güneş ışığını tutmak istercesine…

** on yedinci bölüm sonu

Loading

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
1986'da İzmir'de doğdu. Üniversite mezunu olup sınıf öğretmenliği yapmaktadır. Evli ve bir çocuk babasıdır. On yılı aşkın süredir şiir, roman ve öyküler yazıyor. Kitapları : Absürt Hikayeler /Nizamettin Nizamsız (takma ad) /deneysel öyküler (2020) Elektronik Devralış /Bilimkurgu/roman (2020) Aşka/şiir (2020) Uyumsuz Bir Bilincin İzdüşümü /Otobiyografi/ roman (2022) Fare Kapanı /öykü derlemesi (2023) Havuç Kafalar /öykü derlemesi (2024) Sonsuz düş /şiir (hazır dosya) Minik öyküler /öykü (tamamlanmamış dosya) Ödüller / Başarılar "Fare kapanı" adlı öyküsü 1.Yılmaz Sunucu öykü yarışmasında *birincilik ödülüne değer görüldü. (2022) Öykü, Kibele Kültür Sanat'ın hazırladığı "Sözcüklerin dansı" adlı öykü antolojisine alındı. "Kirpi" adlı öyküsü 8.YAZAK öykü yarışmasında mansiyon ödülü aldı. (2023) "Havuç" adlı öyküsü 9. YAZAK öykü yarışmasında *ikincilik ödülüne değer görüldü. (2024) "Ses" adlı öyküsü Myrina yayınları tarafından yayımlanan "Büyü Kutusu ve İnsan Çıkmazı" adlı derlemede yer aldı.(2023) "Komşum Edgar Allan Poe" adlı öyküsü "Luna yayınları" nın düzenlediği yarışmada 374 öykü arasında finalist listesine girdi.(2023) "Cumhur Dede" adlı öyküsü Cüneyne Dergisi 100. Yıl Cumhuriyet Seçkisi'nde yer aldı. (2023) Acemi ve Erik Ağacı dergilerinde yazdı.
Yazı oluşturuldu 64

Bir yanıt yazın

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön