Parkta Buluşalım / Selda Uzun

                                                           

            “Birazdan hava kararmaya başlayacak. Bir saat önce buluşma zamanımızdı. Bu kadar bekletmezdi ki, başına kötü bir şey mi geldi acaba? Yok yok kötü şeyler düşünmeyim. Belki işi uzamıştır gelir şimdi.”

            Geçen sene bugündü yine, ilk kez buluştuğumuzda da aynı yerde burada görüşmüştük. Bursa’mızın güzel kültürparkında.  Kim bilir hangi aşıklar el ele buralarda yürüdü. Göl kenarında yürüyüş yapanlar, toplarıyla sağa sola koşturan çocuklar, uçan balonunun arkasından ağlayan ufaklık, banklarda çekirdek çitleyen yaşlı çiftler… “Göl kenarındaki fotoğrafçı nerelerde? Her zaman göl kenarında foto foto, kültürpark hatırası diye seslenerek müşteri beklerdi. İsteyen müşterilerin fotoğrafını şipşak çekip çıkartır, park hatırası yazılı karton çerçevesiyle eserini sunardı. Hatta Cemal ile ilk buluştuğumuz gün bizim de fotoğrafımızı çekmişti. İlk buluşma günü hatıramız olmuştu o fotoğraf. 

            Göl kenarında, büyük meşe ağacının altındaki bankta oturmuş biraz merak, biraz da endişe içinde beklerken etrafı izliyordum. Bir yıldır beraberliğimiz süren, ilk görüşte gülüşüne vurulduğum sevgilim Cemal ile buluşacağız. Üniversitede en sevdiğim sınıf arkadaşım Fatma’nın abisiydi Cemal. İlk kez onu, geçen sene okul çıkışında motoruyla kardeşini almaya geldiğinde görmüştüm. Arkadaşım, “abim geldi” diyerek yanına giderken ben de” hoşçakal, yarın görüşürüz” derken abisiyle göz göze gelmiştik. O yemyeşil gözlerde zaman durmuştu sanki. İnci gibi dişleriyle, yanağındaki gamzesiyle bana bakarken o gülüşüne vurulmuştum . Demek ilk görüşte aşk dedikleri buydu, yüzümde gülümseme ve hafif kızarmış yanaklarımla evin yolunu tutmuştum . Ertesi gün Fatma’dan bana vermesi için bir not göndermişti. Fatma notu verirken muzip bir gülümsemeyle   ”bu not sana, abimden“ diyerek uzattığında kalbim yerinden çıkacak sanmıştım.”Sanırım o da benim gibi hissetmiş ki, bana not göndermişti” diye düşünürken bir yandan merakla notu açıyordum. Bu parkta göl kenarında bir bankta beklememi beni bulacağını yazmıştı. Okul çıkışında beş dakika bile olsa görüşmek istediğini, beni tanımak istediğini dile getirmişti. Okul çıkışı heyecanla, kalbim pırpır parkta bu bankta beklemiştim onu. O gün buluştuğumuzda elinde iki pamuk şekeriyle gelmişti (çocukluğumdaki mutluluk, pamuk şekeri) .  Merhaba, tatlı yiyelim tatlı konuşalım diyerek birini bana uzattığında yine o muhteşem gülümsemesi yüzündeydi. O gün sanki birbirimizi yıllardır tanıyormuşuz gibi konuşurken iki saatin nasıl geçtiğini anlamamıştık. Bizimkiler akşam geç saatte dışarıda kalmama kızdıkları için, hava kararırken motoruyla beni evimin yakınına bırakmıştı. Sonraki günlerde de görüşmelerimiz devam etmişti. Arada görüşemediğimiz günlerde de Fatma, birbirimize gönderdiğimiz notlara aracılık yapmıştı. Ne çabuk geçmişti bir yıl, her günümüz ayrı güzeldi. Önümüzdeki hafta üniversiteden mezun olacağım.” Acaba mezuniyet sürprizi mi yapacak, beraber kutlama mı yapalım diyecek?  Notta,  “parkta ilk buluştuğumuz yere mutlaka gel ÖNEMLİ “yazılıydı. Sözünde durmadığı veya geciktiği hiç olmamıştı bu zamana kadar. Her zaman saatinde buluşurduk. Kesin gelecek eminim, hava kararsa da bekleyeceğim. Bu kadar önemli olan neyse gelip söyleyecek Cemal’im.

         “ Ah nihayet işte geliyor Cemal’im. Biliyordum mutlaka geleceğini. Telaşla ve koşar adımlarla geliyor bu tarafa doğru. Üzgün görünüyor, umarım kötü bir şey olmamıştır. Yanıma geldiğinde anlatır ne olduğunu . Saatlerdir merakla onu bekliyorum.”

        “ Anne, anneee! Buldum seni şükürler olsun iyisin değil mi? Yine bize haber vermeden yalnız başına çıkmışsın evden. Sabahtan beri bakmadığımız yer kalmadı, Serhat’la seni arıyoruz. Hemen haber vereyim seni bulduğumu Serhat’a da eve dönsün.

        “Ne diyorsun Cemal’im sevgilim, bugün burada buluşalım önemli diye not göndermiştin. Geldim seni bekliyordum.”

         “Ah annem ahhh! Tamam geldim merak etme, eve gideriz şimdi.”

         “ Alo Serhat, annemi buldum o iyi, yanımda. Bugün evlilik yıldönümleri olduğu için babamın evlilik teklif ettiği parktaki göl başına gelmiş, bankta oturuyordu. Beş yıl önce babamı kaybetmiş olmanın acısı, ölümünü kabullenememesi de kötü oldu ,  alzheimer hastalığı daha da ilerledi. Doktor da söylemişti hastalığın ilerleyeceğini hatırlarsan. O yüzden bugünkü gibi markete bile gitsen karşı komşu Necla ablaya haber ver, annemi yalnız bırakmamak lazım. Benim de işyerinde hafta sonu mesaisi vardı, sen ilgileniyorsun diye içim rahattı. Biz geliyoruz şimdi eve, evde görüşürüz.

        “Hadi anne, gidelim”

       “ Cemal ?”

                                                                                                                                SELDA UZUN

                                                                                                                                 25.01.2024

Loading

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Yazı oluşturuldu 1

   Parkta Buluşalım / Selda Uzun” için bir görüş

Bir yanıt yazın

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön