• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Genel

Kadın Deyip Geçme / Betül Fırat

Paradoks Mavi by Paradoks Mavi
4 Şubat 2024
in Genel
0
Kadın  Deyip Geçme / Betül Fırat
0
SHARES
6
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Kadınlar! Toplumun yarası ve merhemi olan kadınlar, dezavantajlı grup olmaktan kurtulamıyorlar. Toplumda hala sorumluluğun çoğu kadınların üzerindeyken de avantajlı olmalarını bekleyemeyeceğiz sanırım.

Şiir olması gerekirken kötü muamele görüyorsa kadın, o toplumdan bir çürümüşlük kokusu almak mümkün.

Yaşam hakkının bile kendi elinde olmadığı bir yaşamı kadınlarımız elbette ki istemezler. Hangi insan ister ki sürekli çeşitli hapislerde tutulup da özgürlüğüne ket vurulmasını? Hapis denilirdiyse; göz hapsi,söz hapsi vs. den bahsediliyor.

Ya ‘Adam gibi kadın’ ya ‘Erkek Fatma’ der erkilleştiririz. Ya da kırılacak bir vazo muamelesi yaparız. Kadın önce ‘Kadın!’ gibi olmalıdır halbuki. Ne erkek kadar erkil, ne de pamuk ipliği gibi ince.

Toplumda ne çok atfımız var kadınlara. Kadın; anne, dişi olduğu yetmezmiş gibi ‘Kadın dediğin öyle olmalı, böyle olmalı.’ diye şekilden şekle sokmak isteriz. “Özgür bırakalım da kendisi olsun” demeyiz.

Ne kadar ataerkil bir toplum olsak da medeni bir toplum olmanın ilk kuralı kadın üzerinden demagoji yapmamaktır. Yozlaşmanın da ilk adımı bu demagojilerdir.

Kadınlar diğerlerinin istediği gibi olmak zorunda değildir. Doğarken yüklenmiyor üzerimizdeki görevler ve amaçlar aslında. Toplumun içinde yaşarken yavaş yavaş empoze ediliyor. Sonra ‘Coğrafya kaderdir.’ hayıflanmalarını yaşamak doğal tabi.

Evet topluma göre şekillensek de toplum da bireylere göre şekillenmekte. İçinizden kaçınız toplumu değiştirmek için kendini değiştirmeyi göze alıp başardıysa toplumda nebze nebze değişecektir.

Kadın toplumun oluşması ve yetişmesi için ana elementtir. Ama siz sadece çocuk üretim makinesi olarak görüp de birey olarak yetişmesi için çabalamazsanız geçmiş olsun toplumunuza, gerilemeye adaysınız.

Gelişmiş toplumlar diye gıpta ile baktıklarımızda (suçlar, sıkıntılar olsa da) kadınlarını özgürleştirmiş, kadınlarına saygılı ve onları birey olarak gören toplumlardır.

Ne kadar çok şeye katlanır kadın dedikleri… Regl ağrısı onda, doğum sancısı onda, namus belası onda, şiddet görmek ve hor görülmek onda; ikinci sınıf vatandaş muamelesi, köle muamelesi görmek onda, eziyeti çekmek, emeği veren taraf olmak onda. Acılarını, görevlerini (!), yapılması gerekenler, yapılmaması gerekenler listesi onda. Ezilmek, dışlanmak, erkek işine karışmamak, her lafa karışmamak onda. Kadın kafası işte diye söylenilmesi, yetiştirilmeyen her kadının sözüne itimat edilmemesi onda. Kıyafetine, şekline göre yargılanmak onda.

Her ne olursa olsun bu kadar şeye maruz kalıp da umudunu yitirmeden direndikleri için de “Kadın Gücü” tartışılmaz. Kadınlar daha güçlüdür aslında, sindirilmeye çalışılmaları veya sınırlandırılmalarının altında sahip oldukları gücü kırmak da yatıyor olabilir, bilemeyiz. Kadın isterse dünyayı dize getirebilir, ataerkillikle bir baş edebilse. Belli bir eğitim almış, kendini yetiştirmiş kadınları da sindirmek çok kolay iş değil. O yüzdendir ki önce eğitim hakkı alınır elden. Oysa dünyanın yetişmiş kadın bakışına ihtiyacı vardır.

“Kendini üşütme…”, “Dikkat et…” demekten daha mühim görevleri vardır kadınların. Toplumu yetiştirmek ve eğitmek. Topluma hem kendileri gibi kadınlar hem de kadına saygılı adamlar yetişmek zorundadırlar.

Hem o kadar davranışa maruz kal hem de toplumu değiştir,zor iştir vesselam. Kadın olmak başı başına bir zorluktur. Aslında ne kadar çok şeye katlanmak zorundadır.

O yüzden; Kadın Deyip Geçme…

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Tek Kişilik Oyun / İclal Doğan

Next Post

Yaşam / Hare

Paradoks Mavi

Paradoks Mavi

Yazar. Ödüllü Yazar ve Şair. Şair, köşe yazarı ve güfte yazarı. Amasya 1984. Ziraat Yüksek Mühendisi. Edebiyat Sanat Meltemi Genel Yayın Yönetmeni. Paradoks Okur Yazar. Mavinin Fecri, Mihrinin Hicranı Yazarı, Heybemden Dökülen Öyküler, Siyah Şapkalı Adam, Derin Mevzu, Kayıp Lapis Lazuli, Öykü Muhiti, Ay Işığında Hikâyeler, Şair Rıhtımında Şiirler kitapları yazarı. 19 güfte-şarkı sözü ve şarkı sahibi. 7 ödül sahibi.

Next Post

Yaşam / Hare

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • Gördün Mü Susanı / Ali Kemal Alagöz
  • Güneşsiz Ayçiçek / Esma Obut Yokuş
  • Kadın Korkusu / Bekir Dalgıç
  • Hakikat Nazarı / Emine Işık
  • Felaketin Rengi / İrem Alkuş

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.