Savurgan sevmeler bu adilik kenetlenir yüreğime derin!
İstanbul şavkında akan balıkçıdır heyula mozolesinde ferilik etim kendim.
Ve ettim sesine hokkabaz sesim çıldırdı sanki,
Kopmuyor susuyor sevmelerim.
Aşınıyor büyüdükçe kopan düğmelerim,
Dikemiyorum tenhada ölen defile serzenişim.
Sergilesem vakum bu körpe eşiklerde susa gelse yek elim.
Tutunmuyor vadilerde buğday tuta gelse,
Dünya serine görünen üryan kaçışı.
Kaçmak da kolaya verse öyle ki boşa gezmelerim,
Susa gelse sadece imtihan yerine götürse.
Şimdiye dokunuyor en ince telime,
Ah, aydınlık gelse peşine!
Karanlık boğuyor huzurumu yitiren akşamlarda,
Geliyor aydınlık o şafaklara ki selam.
Tıpkısına aynısına adalet seviniyor heyecan bekleyişler ki yitmiyor,
Sabır elbet yine sevdiceğine gül,
Kalıyordu sevabın nihayetine.
Kalıyordu gerisin gerisine
Peşine gidiyordu sen gidiyordun işte.