Son zamanlarda yaşadığı yoğun duyguydu öfkesi…Sinirli halleriden apayrıydı.Kaynağı kırgınlık,yoksunluk,çaresizlik,adaletsizlik daha da adını koyamadığı bir sürü şeydi…
Gözleri çoğu zaman kan çanağına dönük,Kaşları her daim çatık,alnının ortasındaki damar her an patlayacakmış gibi şişmiş dururdu.Öfkesi solgun yüzündeki çizgileri daha da derinleştiriyor,Ruhundaki yırtılmaların önüne geçemiyordu.Hayatın ona döne döne vurmasına,düşerken bir tekme daha atmasına,tüm adaletsizliklere öfkeliydi.Etrafta bunca kötü,haysiyetsiz,aşağılık adam varken;bu oyunun onda kalmasına öfkeliydi.Niçin onun masum kocasıydı kurban?….Yenmeye çalışıyordu kahrolası öfkesini.Yalnız kalarak,Kulağında müzikle dolaşarak,sakızı bastıra bastıra çiğneyerek…..Tıpkı yağmurun dinmesini bekler gibi, içindeki öfkenin bitmesini bekledi hep.Kimi zaman doruk oldu,kimi zamansa dibe vurdu.Bu hayata, belki de kadere öfkeli kadın kim miydi?Kocasını doktorların ihmali yüzünden kaybetmiş Yalçın ın Figeniydi….