Eski bir şarkının ezgisi düşer geceye,
Bir fotoğraf sarar içimi usulca.
Tozlu albümlerde unuttuğum gülüşler,
Şimdi zamanın ötesinde asılı kalır.
Büyüdüğüm sokaklar hâlâ aynı mıdır?
Taş duvarlara çarpan kahkahalar,
Şimdi kimin sesinde yankılanır?
Kim koşar eskimiş kaldırımlarda,
Çocuksu düşlerini düşürmeden yere?
Evlerin pencereleri hâlâ açık mı?
Yoksa perdeler çekildi mi birer birer?
Dostlar, o sıcak yaz akşamlarında,
Şimdi hangi gökyüzüne bakar,
Hangi şehirde kaybolur eski gülüşlerimiz?
Kardeşler…
Bir zamanlar aynı çatı altında büyüyen eller,
Şimdi farklı masalarda, ayrı hikâyelerde.
Kim bilir, bir gün dönüp baktığımızda,
O günlerin gölgesi sarar mı yine içimizi?