Büyük felaket, ortalık mahşer yeri, korktuğumuz geldi başımıza DEPREM büyüklük 7.7 Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Diyarbakır, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Adana olay yeri
Umutlarımın üzerinde gezinen iş makinaları, sesimi duyuyor musunuz?
Zaman uykusunu, gündüzler geceyi kaybetmiş. Kimi evladını, kimi anne baba; dedeyi, neneyi kaybetmiş. Anılar kaybolmuş. Gelecek; endişeli, kaygılı, hüzünlü…
Siyasileştirilmiş acılarımın, kutuplaşmış sancıları; bana acımayı bırakın. Hesap verin! Bedenimi topraktan çekip çıkarana minnettarım. Diri diri toprağa gömenlere öfkemi kim dindirecek? Şimdi başımızı okşayanlar, yalnız kaldığımızda durup durup ağladığımızı görecekler mi?
Hangi ceza dindirecek acılarımızı? Aklın ve bilimin galip geldiğini ne zaman göreceğiz?
Gençlerimizi sakinleştirecek bir değer bırakmadınız. Yıpratmadığınız ne kaldı, menfaatleriniz için? Aldanmaktan yorulduk artık. Mezarlara koltukları ile gömülmeyi bekleyen insanlar, hesaptan muaf mı tutulacaklar yine? Yine zaman aşımına mı uğrayacak acılarımız. İstismar edilmekten kurtulsun artık masum duygularımız.
Bu kafayla gidersek beterinin yolda olduğunu unutmamalıyız. Ya biz aramalıyız hakkımızı ya da onlar vermeli. Başka çaremiz kalmadı.
İyi niyetli cahilliklerimiz, peşimizi bırakın artık yeter. Kaderimiz sizin elinize düşmüş kurtulamıyor. Belki de bu yüzden sorgulanamıyor yanlışlar.
Toprağın altından çıkartıp yumruğumu, bazı şeylerin bir kader olmadığını, bir boksör gibi istismarcıların suratına vurmak istiyorum.