O gün anladım. Kimsenin ilgisini çekebilecek kadar derin biri değilim .Merak edeceği kadar aklında yer etmişte değilim. İnce düşünüp, hissettirebileceği kadarda hoşuna gitmiş değilim. Ben kimseye ait olmadım ,olamadım. Kalbinde bir yer aradım, aradım indim en dibe yine de göremedim bana ayırdığın küçük bir yer. Oysa çok da boşluk vardı. Fark ettim dünya senin olsa orda da yeşereceğim toprak yoktu. O vakit en önce çıktım yüreğinden, tüm yüklerimi alıp. Seyrederken buldum kendimi gözlerin ne güzeldi biraz yaklaşınca buz gibiydi . üşümeyeyim dedim uzaklaştım ama yine koynunda hastalandım. Düşsem yamacına ilacın çok, uzatacağın elin yok. Bu hekimin sancıma vereceği şifa yok . Doğruldum dimdik karşında sancıyan yaralarımla adım atacak takatimde yoktu . Zaten tanrımda beni yanında görmeye pek istekli. Ne diye medet umduysam? Hak ediyorum derdim bana her yeri dar cihanda evim gibi yaşamaya hakkım var derdim . Koca gök ve uçsuz bucaksız deniz yeterdi. Buda çoktu bana. Sonra yürüdüm yerde parçalanmış ve kenarları yanmış bir kağıt buldum duymak ister misin içindekini? Önce sen sev ruhunu sonra izle gör bak herkes seni senden çalmaya çalışacak, sahte aşklarıyla. Fakat durma yol sana gerçek aydınlığı gösterecek.
hala buradasın biliyorum..
Belki de çok tanıdık geldi aşkım
ondan mı suskunluğun?
sesin kesiliyor
ondan, ondan..
Duygu yüklü bu satırlar için tesekkürler.
Kıymetli düşünceleriniz için çok teşekkür ederim