Hep Ona Yürüyormuşum
O beni görmemişti görürse tanır mıydı
Akşam üstü güneş batarken
Kalkan geminin yanında
Oysa gönlünde doğanda batanda oydu
Düşümde nehir gibi akmıştı
Girmişti o çift gözleriyle bakışıyla
Kendimi ifade etmek için yaklaşamadım
Ancak filimler de olurdu
Rüyanda gördüğün âşık olduğun
Güzel ceylan bakışlı
Uyandığında karşına çıkar
O da seni rüyasında görmüştür
Bakışırsınız
Ve birbirinize koşarsınız
Oysa bu gerçek hayattı
Bir filim değildi
Seni düşümde gördüm
Şimdi buldum nasıl denilirdi ki
Sevda böyle uzakta bakılınca mı başlar
Yollar aynı yola mı çıkardı
Kalbimin güm güm atışını
Duyarak yaklaşır mıydı
Hayır kendi halindeydi
Ben yoktum dünyasında
İzin verseydi gezerdim
Gamzesindeki bahçenin içinde
Alıp beni içinde hapis etseydi
Müebbette razıydım
Yüreğim parçalanıyordu
Parça parça önüne atsam anlar mıydı
Ah cesaret nerelerdesin
Kiminle fink atıyorsun
Gel yanıma sana ihtiyacım var
Bizi alıp götürecek bu gemi
İkimizi de yan yana kola kola alır mıydı
Meçhule değil aşk limanına bırakır mıydı sadece ikimizi
El sallasam onsuz günlere
Onlu günler bana uzakta
Mendil sallıyor
Gözlerim biraz nemli
Yaklaşıyorum cesaret geldi yanıma şimdi
Oturdum oturduğu banka
Selam verdim
Bana döndü
Şaşkınlık içinde
Beklediğim sensin dedi
O an bayılmışım
Yanağımda o sıcak busesi ile uyandım
Aynı rüyayı görmüşüz
Olamaz ama olurmuş
Olmaz dediğimizi yaratan Rabbim var
Bir kuş konmuştu yüreğimin üstüne
Onunda yüreğine aynı kuş konmuştu
Dağınık kalan beni toplamaya gelmişti
Hep ona yürüyormuşum
Oda bana yürüyormuş
Mehmet Aluç