• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Anlatı

Türküm / İrem Alkuş

iremin_kitapdunyasi by iremin_kitapdunyasi
14 Temmuz 2025
in Anlatı
1
Türküm / İrem Alkuş
0
SHARES
19
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

 Annemin odaya girişiyle gözlerimi açıyorum. Kapıya doğru bakarken soba borusunun arkasından annemin yüzünü seçiyorum. Bu saatte uyandırmaya kıyamadığı gözlerinden okunuyor fakat kendi iyiliğim için kalkmam gerekiyor, ben de kalkıyorum. Yarı açık gözlerle banyoya gidiyorum. Yüzüme vurduğum suyla ayılmaya çalışıyorum. Anneme çaktırmadan sabunlanmayı es geçiyorum. Külotlu çorabımın üstüne bir çift çorap daha giymeyi ihmal etmiyorum ama. Eğer hasta olursam bütün emeklerim boşa gider. Mavi önlüğümün altından giydiğim kazak potluk yapmasın diye iyice düzeltiyorum. Yakamı da takıp üstündeki Tinky Winky resmini seviyorum. Koltuğun önüne oturup annemi bekliyorum. Yeni yakılmış soba nihayet odayı ısıtmaya başladı. Uyumamak için direnirken birdenbire ödevi yapıp yapmadığım aklıma takılıyor. Apar topar okul çantamı boşaltıyorum ve ödev defterimi buluyorum. Üzerindeki hiç de uykusu varmış gibi görünmeyen Barbie ile bakışıp yazılı sayfaları çeviriyorum. Matematik çalışma kitabı sayfa 57… Hayret, ödevimi yapmışım! Hiç aram olmadığı için Matematik ödevini hep yapmamışım gibi geliyor. Gerçi sokağa çıkıp arkadaşlarımla oynayabilmenin tek yolu ödevi tamamlamak. Ya daaa ödev yok diye yalan söylemek. Ben her seferinde birinciyi yani zor olanı seçiyorum. Annemin hep söylediği gibi kendi ayaklarının üzerinde durabilen bir kız olabilmem için bu şart. Annem ilkokul mezunu fakat kafası işleyen muazzam bir kadındır. Niyet ettim, anamın kızı olup herkese ‘Aynı anası !’ dedirteceğim.

Annem giriyor odaya. Bir elinde içindeki tarağın yarısı görünen su dolu bir maşrapa, diğer elinde ise saçlar ortalığa dökülmesin diye omuzlarımıza ve sırtımıza serdiği örtü. Sedire oturuyor ve bizi sırayla dizlerinin arasına alıp maşrapada ıslattığı tarağı birbirine geçmiş saçlarımızdan geçirerek derleyip topluyor. Okula asla kirli veya dağınık saçla göndermez. Öğretmene saygısızlık sayar. Toplanan saçlarımızı bozmamak uğruna artık bir yere başımızı koyamayız. Her seferinde zor gelir çünkü yavaş yavaş ısınan odada o saatte bir tek uyumak hoş gelir. Bu görevi de başarıyla tamamlar kapıya doğru gideriz.

Ağzımızı burnumuzu iyice saran atkı bere takımını takıyoruz. Şişme montumuzu ve eldivenlerimizi kuşanıp kapıya ilerliyoruz. Annem kılığımızı son kez kontrol edip beslenme çantamızı ve suluğumuzu veriyor. Botlarımızı bağlarken üst kata çıkan merdivenlerin demirlerine vuruyor. Üst kattan gelen  aceleci adım seslerine müteakip kapının açıldığını ve bizden daha tecrübeli ayakların hazırlandığını duyuyoruz. ‘ Allah’a ısmarladık!’ diyen sesten sonra merdiven başında görünen güleç yüze bakıyoruz. İster istemez gülümsüyoruz ve güler yüzlü ablamız aşağıya inerken güzel başladığımızı düşünüyorum. Hemen elimizi tutuyor, annemle vedalaşıp yola düşüyoruz. Okula gidene kadar sıkıca tutulan elimin keyfini çıkarıyorum.

Okul bahçesine girince kalabalıkta sıramı görmeye alışıyorum. İkinci sınıfların olduğu sırada durmalıyım yoksa sınıfımı bulamam. Neyse ki telaş etmem gerek kalmadan elimi tutan kişi tarafından sırama yerleştiriliyorum. Bundan sonrasında öğretmenime borçluyum. Komşu annemin kızına bakıyorum, el sallayıp kendi sırasına geçene kadar ablasıyla okula gelmiş kızların haklı keyfini sürüyorum.

Öğretmenimin gözlerinin içine bakıyorum ve sabırla bekliyorum. Ve ben seçiliyorum, evet evet müdür de izin veriyor. Şimdi gurur duyma sırası komşu annemin kızında. Çünkü kürsüye çıkıyorum. Beş altı basamaklı merdiveni tırmanıyorum. Çocuk yüreğim heyecandan yerinden çıkacak gibi. Müdür kürsüdeki mikrofonu bana verip beni öne çıkarıyor. Olanca gururumla öğretmenimin ‘Başla.’ demesini bekliyorum. Ve beklediğim sesi duyunca olanca gururumla mikrofona doğru bağırıyorum : ‘ TÜRKÜM!’ , ve bütün okul tekrar ediyor…

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Sadece Aşk / Bekir Dalgıç

Next Post

Kalbime Tuz Bırakıyor Karıncalar / Batuhan Kolburan

iremin_kitapdunyasi

iremin_kitapdunyasi

Next Post
Kalbime Tuz Bırakıyor Karıncalar / Batuhan Kolburan

Kalbime Tuz Bırakıyor Karıncalar / Batuhan Kolburan

Comments 1

  1. Sema keskin says:
    3 ay ago

    Yaaaa nasılda okul yıllarımıza döndürdü bu yazı beni ❤️
    Kalemine sağlık İrem 🌺🌻

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Ekim 2025
  • Eylül 2025
  • Ağustos 2025
  • Temmuz 2025
  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Aralık 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Röportaj
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • (başlıksız)
  • Geçmişti Zaman | Ersin KURT
  • Fatih Köse ile ilk kitabı Hayatın Şiiri’ne dair konuştuk.
  • ÇOCUKLARDA BÜYÜYOR
  • Alsın Benim Kahrımı / Galip Uçar

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.

KİBELE Abone
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.