Aşk: İnsan ruhunun en derinlerinden gelen, zamanla büyüyen ve kök salan bir duygu. Gerçek aşk, sadakat ve güvenle beslenir. Sevgiyi sadece bir his olmaktan çıkarıp bir eyleme dönüştüren şey, emek ve bağlılıktır. Aşk, fedakârlık ve anlayış gerektirir; sabırla sınanır, zamanla olgunlaşır.
İhanet: Güvenin en büyük düşmanı, aşkın en acı sınavıdır. Sevgiye gölge düşüren, sadakati paramparça eden bir eylemdir. İhanet, bir kalbi en derinden yaralayan hançer gibidir; izi silinse bile izi taşıyanın ruhunda derin yaralar bırakır. Kimi zaman pişmanlık getirir, kimi zaman geri dönüşü olmayan bir uçuruma sürükler.
Heves: Aşk sanılan, ama çoğu zaman gelip geçici bir yanılgıdır. Tutku ve arzunun büyüsüyle gözleri kör eden bir ateştir. Heves, anlık bir coşkuyla doğar, hızla tüketilir ve geriye boşluk bırakır. Gerçek aşkla arasındaki fark, zamana yenik düşmesidir. Heves, sabırsızdır; aşk ise sabrın ta kendisidir.
Aşk, ihanet ve heves… Üçü de insan ruhunun tanıdığı duygular. Kimi zaman biri diğerine karışır, kimi zaman biri diğerini yıkar. Ama en nihayetinde, insan hangisini yaşadığına kalbinin derinliklerinde karar verir.