Şiirle aramda aşılmaz engellerin burulup sonbaharda
İçimin en derin yerinde kazdığı kuyu, bütün denklemler arasında
En bilinmeyenli bir sıkıntı.
Yerin üstünde göğün altında olmayan şey
Bu konu, omurgası kaskatı hiçlik
Bana değmemiş bulutların bile çizdiği ıslak fotoğraflar
Bir şimşek çakmasıyla kelimelerin albümü artık belleğim
Konuştukça tenime batan ışık,
Yazarken yayılıp evrene şarap sunuyor her bir gezegene
Beni sessizliğin iradesine yuvalayan ayetler
Bana neyi vadediyor tanrım
Yanarım diye mi korkuyorum, bütün mesafeler kor ateş zaten
Bunların en çok yakanı da hiç yazmadığım o şiir.
Söz sükûnetin altın çağıdır
Sonra karanlık karışır, dilim kaburgamı bükecek kadar ağır
Düşünceler birer kırağı gibi dağılır saçlarıma
Ölmek bile korkunç değil
Öyleyse hangi kitaptan okumalıyım kaderimi,
İçimde her şeyden biraz
Anlamak için bunları tek kelime yeter
Bu yüzden,
Her şiirin bir başlığı olmalı
Peki ya imkansızsa dizelerim?