Her sokağında rastlanılır yol gösteren bir dosta
Kaybolma şansın yoktur memleket toprağında
Açlık susuzluk çekmezsin denk gelirsen yurdunun insanına
Hasret kaldık gurbet elde memleketin taşına toprağına
Şimdi çiçekler açmıştır hevsel bahçelerinde
Bülbüller şakırdayıp durur dallardaki güllere
Halay sesi yankılanır Ongözlü’den Dicle’ye
Bedenim kaldı gurbet elde, yüreğim hasret memlekete
Gurbet kuşu selam götür diyar-ı gurbetten memlekete
Dağlarında açmıştır şimdi dal dal mor salkımlar
Hasanpaşa’da içilmiştir bardak bardak demli çaylar
Anzele havuzuna doluşur şimdi sıcaktan bunalan çocuklar
Tüm yıl çalışıp üreten millet
Hazar gölüne kaçıp dinlenirler bir müddet
Gurbetten selam yolladım sana ey gözümde tüten memleket
Trakyadan Güneydoğu’ya sıra sıra dizilir dağlar
Fırattan munzura serin serin dalgalanır sular
Kuzeyden güneye uçuşurlar göçmen kuşlar
Kaldım gurbet ellerde gönül memleketi arar