Çiçeksiz dalların ağıtında kaybolduğum günlerdi:
Gölgesiz bir ağaç oldum, kökleri kurumuş,
Yüreğimde saklı bir sızı, deniz gibi bir özlem.
Yağmur yağarken, yıldızlar köpürürken,
Taş duvarlar arasında ıslak toprak kokusu ararken.
Güneşin sıcaklığını unuttum, buz tuttu damarlarım karlarla örtülü tepelerde.
Kum saatinde tükenen son kum tanesiydim,
Acımasız akışın elinde.
Bir kelebeğin kanat çırpışı kadar hafifti umudum yaprakların arasında.
Karanlığın ortasında bir mum aleviydim.
Yalnızlık sardı içimi soğukta.
Bir fısıltı gibi yalnızlığın şarkısı.
Kayıp geçmişin ardından bir hayalet gibi dolanıyor,
Ruhum karanlık bir kuyuda.
Ey, hayat!
Beklediğim şafakları düşüyorum hesaptan,
Diğer günlerimi, kaybettiklerimi unutmaya harcadığıma say.