Ben İyiyim Yalanı / Eyüp Toru
Bazen düşünüyorum. Senin için ne ifade ediyordum acaba? Beni sevmediğin aşikârdı. Yine de sürekli yanında olmamı istiyordun. Hep bu soruyu sorup durdum kendime. Neden? Neden beni sevmezken, yanında olmamı istiyordun? Oysa ben, çiçeğin suyu sevdiği kadar, demini almış çayın tadı kadar seviyordum seni. Bir çocuğun ilk oyuncağı kadar sevdim seni ben. Sorarsan eğer, sevdin de ne geçti eline diye… Bunun yanıtı ne yazık ki yok bende. Yine olsa, yine sever miydin diye sorarsan eğer… Sanırım cevabım evet olurdu.
Aşk denilen şey saplantılı bir şey galiba. Canını yakıyor ve sen yaksın diye yeniden canını, sürekli ona koşup duruyorsun. Sonra yıllar geçince bir bakıyorsun geriye; geçmişin yok, geleceğin yok, şimdi yok. Sıkışıp kalıyorsun yaşamla ölüm arasında.
Bilindik bir söz var, insanların arasında dolaşıp duran. “Zaman her şeyin ilacı” diyorlar. Yanılıyorlar oysa. Zaman denilen şey, hiçbir şeyin ilacı filan değil. Mecburen unutmuş gibi yapıyorsun sadece. Alışıyorsun onsuz uyanmaya, onsuz kahvaltı yapmaya, onsuz yürümeye, onsuz Düş Sokağı Sakinleri dinlemeye…
Sorduklarında koca bir yalana dönüşüyor sözlerin. “Ben iyiyim” diyorsun.
Bunun ötesinde bir şey yok. Yaralanıyorsun, lakin farkında bile değilsin yaralarının. İş işten geçince anlıyorsun. Canını yakan şeyin yaşamak olduğunu düşünüyorsun. Oysa gerçek bu değil. Canını yakan şey, onun sende bıraktığı izlerden başka bir şey değil. Nazım’ın şiirinde dediği gibi; “çekilmez bir adam oldum yine. Aksi, lanet…”
Değişiyorsun istemsiz. Başka çaren yok zira. Sonradan gelenler, sende ki duvarla karşı karşıya kalıyorlar. Duvarı aşamayınca da seni bırakıp gidiyorlar. Kızmaya gerek yok onlara. Kim neden aşsın ki ördüğün duvarları? Sonra giderek yalnızlaşıyorsun. Nefret etiğin halde yalnızlıktan…
Kim dokunsa ya da dokunmak istese kalbine, korkuyorsun. Yine canım acıyacak diye kaçıyorsun herkesten. Bu acıyı onlar bilmediği için sana, “sorunlu” diyorlar. Oysa senin istediğin tek şey; canının bir daha acımaması. Salt mutlu olmak için çıktığı bu yolculuğun sonunda, kocaman bir mutsuza dönüşüyorsun. Erkenden yaşlanıyorsun ancak her şeye bir o kadar geç kalıyorsun.
Eyüp TORU