Kalbin Ağrıyan Acısı / Binnaz Deniz Yıldız 0 (0)

Uyuşmuş bir dünya… Yeni düzen, tek taraflı tabanca! Resimler, fotoğraflar ve birkaç söz akıntısı, Duvarlarda, ranzada, yükselen dağ eteğinde, rüzgârda… Kıvrılan dere yatağı ucuz bir fahişe, Dudaklarında mor kokain,  bir dolu şarkı. Kabullen dedi biri sancıyı, Kabullen ve reddet! Ayrıştırdım sonra tüm olanları, İnce repliklerdi insanlar. Yayılıyordu damaktan damağa, Bir sahnede akordeoncu  kaval çalıyordu. Yüz […]

Loading

Unuttum O Fotoğrafta Tanrıyı  /  Binnaz Deniz Yıldız 5 (1)

Yatağı gece yaratığı, yatağı yarasa; hayvan parçası, boğuk parazit. Bir sürüngen kopuk dilinde, düşüyor ağzının kenarı, salya sümük bir çocuğun süt dişi, ter içinde melankoli, leke; Babil kuyusu… Çatlayan perişan düş, dekoltesi içinde saplantı, yaprağa yürüyor istenç, çiviliyor şakağını sessiz hallaç, Alev sarmaşığı, uyuyan ego(benim yuttuğum karabatak)demleniyor başında masanın, avlu ve cin kıyımda, öd baştan […]

Loading

Bıçağın Ucunda Alevden Nar / Binnaz Deniz Yıldız 3 (1)

Meteor sabahın gözyaşlarında unuttu Tanrı harflerini, Koridorda ışık ve karanlık, Ye’cüc ‘ün şemsiyesi, hiçbir yağmurun kentlere inmediği, Vivaldi Sokağı göğsümde sur diye taşıdığım,  “Ene’l-Hakk” ateş büyüsü ağzımın kanlı denizinde, eşkıyalar indi yeryüzüne, baştan yazıldı kitaplarım. Benim mermerden kıtam dinozorlar çağı,  yırtıcı kuşların sadist dansı(Çocuktum ve bir filmde görmüştüm, kırmızı beşik doğanların mezar taşıydı). Kollarımda serum,  […]

Loading

Lahitteki Sır / Binnaz Deniz Yıldız 4 (2)

“İnanmak istiyorum, inanmak istiyorum Tanrıma!” İnledi adam, azap içinde, parmaklarını yarım halka yaparak inledi, kilitleyerek parmaklarını hareketsiz boşluğa. Ve gökten indi beşinci bab-bir melek karanlık lahiti açtı, “Uyuyorsunuz ey günahkârlar, uyanın! Kalbinizde uyuyan âdemi çıkarın!” Beşinci bab: Azrail başında bir yengeçle lahiti kapattı. Antik Yunandan bir böcek Ramses’i buldu, tahta kapanlara sıkıştırdı, aceleyle dönüştü böcek, […]

Loading

Azad Edilen / Binnaz Deniz Yıldız 0 (0)

Beceriksiz kelimelerin fevkalade oyunu, Harflerin olduğu tarih raks ediyor mavi bir eterde. Çırpık bacaklı bir kış soluyor havayı, avangard bir düzen bu, Karmakarışık bir ortaoyun belki, kimsenin itiraz etmediği su örtüsü,kibar bir bey ve küstah! Bir kıvam tutturdu damağımdaki yara ,seyrek limon ağaçları kösnül bir saatti haykırışımda, Azalıyorum gölgem dağınık bir manifesto, kağıtlara yazılmayan yetim […]

Loading

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön