Özlemle terbiye oldum da geldim
Gönül kalemimin yüreğine selamı var
Ne varsa içimde toplayıp getirdim
Aç avuçlarını yüreğimi hasretinle yıkayıp geldim….
Zaman tüneli bir tek senin yoluna çıktı
Yokluğunun her anı eziyet
Hasretin sesi kulağımı delip geçti
Adını andım aşk makamında
Varlığın şölen yokluğun matem
Şimdi tüm sözcüklerimin katili yokluğun esir almış ruhumu
Aç yüreğini ruhumla geldim sana …..
Seni benden alı koyan gururuna sitem ettim
Sonra biraz da ruhuma bulanan ruhuna
Senle bir şiirin aynı mısranıda kokmuşken
Neden yıkandı ki bedenin kokumdan diye sitem ettim
Anlamıyorum deyip kallavi sözler söylemişti kalemin
Hasretim bükmüş olacak ki kelemin boynunu
Yüreğimi katlaya katlaya sana sunmak için geliyorum…..
Bir elvedaya sığmıyormuş anılar
İçindeki suskular talan etti yüreğimi
Ben şimdi üryan bir ağıt gibiyim
Seninle örtünmek için
Uzan hadi başucuma aşkı fısıldayayım kulağına
Yüreğimi yüreğine emanet etmeye geliyorum…..
Ne zamana ne de zamansızlığa sitem etmiyorum
Sadece seni severken bulduğum huzurun bekçisiyim
Seni yaşamak için çırpınıyorum gecenin sessizliğinde
Öylece çekip gittin ama
Seninle henüz vedalaşmadım
Bekle beni gece gözlü yâr
Seninle bulaşmaya geliyorum bu gece…..
Hasretinle yanan yüreğimi terbiye ettim de geldim
Yokluğun üzerine yokluğu getirip geldim
Yüreğinin merhametine sığınmak için geldim
Kırık bir tebessümün bedel bir tüm kırgınlıklara
Hadi aç beyaz sayfayı
Yüreğimi yüreğine silinmez bir kalemle yazmaya geldim…..
