• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Deneme

Öyküler Üzerine / Gökhan Çağlayan

Dingin by Dingin
22 Şubat 2025
in Deneme
0
Öyküler Üzerine / Gökhan Çağlayan
0
SHARES
6
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Söylenmedik söz yok, işitilmedik söz çok. (Atasözü)

Yaşam anlatılmamış, anlatılmayan öykülerle dolup taşmakta. Bundan ötürü, kişi kendi öyküsünü
anlayıp anlatmayla yükümlüdür; dahası başka öyküleri ya da başkalarının öykülerini dinleyerek,
görerek ya da okuyarak anlayıp kendi öyküsüne – bir biçimde – katmalıdır. (Yollarımız kesiştikçe
öykülerimiz buluşup daha anlamlı duruma gelir. Ancak ayrılışan yollar – acıklı da olsa – ayrılık öyküleri
yaratarak yine öyküler bütününe katkıda bulunmakta). “Öyküsüzlük” başa gelebilecek en kötü durum
sayılabilir. Gerçekteyse öyküsüzlük diye bir nen yoktur, yalnızca çeşitli nedenlerle anlat(tır)ılmayan ya
da bildik anlayışsızlık yüzünden anlaşıl(a)mayan öyküler vardır.
Hayata bir öykücü olarak ya da bir öykücünün bakış açısıyla baktığınızda kendinizi bir öykünün
başkişisi olarak görüp daha çok değerseyerek kendi yaşamınızı daha anlamlı kıldığınız gibi çoğu kişinin
üstünde durmak şöyle dursun, ayrımsamadığı bütün o ayrımlar, ayrıntılar sizin için varoluşun asal
öğeleri durumuna geliverir. Dahası, bir gün şunu anlar, giderek kavrarsınız: “Başkaları” diye
önemsenmemesi gereken bir topluluk yoktur; birbirinden türeyip birbirini varsıllaştıran sayısız
öykünün iç içe geçtiği bir anlatı ortamında, demek yeryüzünde birbirilerinin öykülerini şu ya da bu
biçimde anlayarak kendi öykülerini öbürlerine anlatmaları gereken kişilerin oluşturdukları bir
öykücüler birliği ile o kişilerin öykülerinin ortaya getirdiği bir “bütünce” vardır.
Yaşantılarımız birer öykü oluntusu olduğu gibi yaşamlarımız kişiliğin sonsuz bir “ırmak gen öykü”
sayılabilecek, başlangıcı bellisiz öyküsünün birer alt bölümüdür ya da özet birer anlatısıdır. Bundan
ötürü gerçekte “ben, sen, o; biz, siz, onlar” biçiminde bir ayrım yapılamaz, yapılmamalıdır. Kişi yaşamı
– baştan sona – bütün kişilerin birer öykü anlatıcısı ile anlayıcısı konumunda bulundukları, değme
kişinin kendi öyküsüyle daha boyamlı, tatlı, varsıl kılıp daha çok anlamlandırdığı öncesiz sonrasız bir
öyküler akışıdır. Kişilerse birbirlerini anlayıp kendilerini tanıyarak öbürlerine anlatmaları gereken
kardeş öykücülerdir ya da öykü yoldaşlarıdır.
Gerçek, demek karayıkıma yol açacak çatışma öykünün içinde değil, dışındadır. Demek o çatışma,
yaşamsızlığın bir belirimi ya da görünüşü olan, dahası yaşamsızlığa neden olan öykü(cü)süzlükte,
daha doğrusu, anla(t)mazlıkta ortaya çıkar. Oysa yaşam var oldukça öykü(cü)ler var olacaklardır, var
olmalılardır. Anlatılmayıp anlaşılmayan öykülerse yaşamı öldürüp o bitimsiz karabasana yol açacaktır.
Öyleyse, kişi kendi öyküsünü anlatıp başka öyküleri anladıkça kendisini gerçekleştirerek yaşamı
güzelleştiren bir anlatı(cı) varlıktır.
Kimsenin kimseyi dinleyip anlamaya çalışmadığı bir “kupkuru gürültü kalabaları ülkesi”nde ancak
acımasızlık, kıyıcılık, sömürgenlik, yıldırmacılık ile yok etmecilik kol gezer. Demek suçu öyküyü anlatıp
anlayanda değil; anlat(a)mayanda, anla(ya) mayanda arayıp bulmak gerektir. Şuysa başka bir
gerçektir: Tek bir öykü bin bir öykünün “kesişme kümesi”dir. Dahası öykünün iki yanı, giderek bütün
yanları dinlenmedikçe yapılan işler eksik kalmaya, giderek yanlış olmaya yargılıdır. Sizin
öykücülüğünüz başkalarınca öykülenirse kendi başına öyküleşerek sizi size, öbürlerine anlatmaya
başlayacaktır. Kısacası bu dinmez öyküler yağmuru içinde “son söz” hiç mi hiç söylen(e)meyecek.
Ancak sizin öykünüz bunca çok öykünün arasında tüm olarak nerede bulunuyor? Unutmamalısınız:
Siz yalnızca kendi öykünüzsünüz!

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Kuşlar / Dilek İşcen Akışık

Next Post

Hayatın Ekinoksu / Ayşe Özçelikler

Dingin

Dingin

ÖZGEÇMİŞ 1976’da, Adana’da doğdum. İlkokulu, ortaokulu, ortaüstokulu özdeş yerleşekte bitirdim. Çukurova Üstokulu Tutumsal, Yönetsel Bilimler Kolu İşletme Bölümünün 1998 çıkışlısıyım. 1999’da, Amasya’da “kısa dönem eğitim çavuşu” olarak görev yaptım. 2015’te başladığım Anadolu Üstokulu Açıköğretim Bilimliği Türk Dili ile Yazını Bölümünü 2019’da bitirdim. Adana’da yaşamaktayım. Amasya’dan Adana’ya döndükten sonra bana akça kazandıracak bir iş bulamadım. (Şimdi evde çevirmenlik yaparak ya da ona benzeyen bir iş görerek geçimimi sağlamak üzere arayış içinde bulunuyorum.). Gelgelelim bana göre “yaşama”, gerçek, tek işimizdir; dahası, ben çalışkan, iyilikli bir kişiyimdir, demek boş durmam, yalnızca iyilik yaparım. Nitekim örneğin öteden beri dille, yazınla ilgileniyor; son yıllarda – daha çok – deneme, kısa öykü ile yır yazıyorum. Yad dilim İngilizce, ökdilim Türkçe. Dilimden anlaşılacağı üzere, doğru, öz Türkçe yanlısıyım; dahası, dile en çok özenin gösterilmesi gerektiği kanısındayım. Okuma-yazmanın yeğleştirici, kıvandırıcı, kimileri içinse sağaltıcı etkilerinin var olduğunu pekiyi bilmekteyim. (Özengen dilci-yazıncıyım. 2011’den başlayarak Çağdaş Türk Dili’nde, Kutlu Yazarlar dergisinde, Türk Dili Dergisi’nde, Türkçesi Varken… ağ bölgesinde, Yeni Adana günyazısında… yapıtlarım yayımlandı. [Açıköğretimle ilgili bir yarışmanın okunmacında bir denemem yer aldı.]. 2013’te Elde Var Yalnızlık-adlı öykü okunmacım çıktı. 2015’te Özden Söze adını taşıyan deneme okunmacım yayımlandı. 2016’da Etyemezlik-adlı araştırma-inceleme okunmacım basıldı. Gene 2016’da Umut Yaşamın Öbür Adı adıyla bir anlatı okunmacım çıktı. 2017’de beşinci okunmacım, ikinci öykü okunmacım olan Yazdan Artakalan yayımlandı. 2019 Cumba öykü yarışmasında Yağmur Sıcağı-adlı kısa öykümle “özendirmelik” kazandım. [Söz konusu öykü, o yarışmanın okunmacında bulunmaktadır.]. Okumayı, yazmayı, ayrıca çevirmeyi sürdürüyorum.). Doğa tutkunuyum. Yılkıtüketmezim. Araştırmayı, eleştirel, sağlıklı bir biçimde düşünmeyi, giderek kuram oluşturmayı, gülüntüçizi çizmeyi, ışıkçizi çekmeyi, öğrenmeyi, yürümeyi… severim. Güzelsiz, kötü, yanlış hiçbir nene yoğum. Demek gerekli, yararlı, dokuncasız biriyim; öyle kalacağım. Gökhan Çağlayan 2024 Gücüğü Seyhan

Next Post
Hayatın Ekinoksu / Ayşe Özçelikler

Hayatın Ekinoksu / Ayşe Özçelikler

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • RAYLARIN GÖLGESİ / GİZEM ENGİN
  • İçimizdeki Mia / Elif Kahriman
  • Çöl / Murat Halıcı
  • Masal / Murat Halıcı
  • Bir Ölümsüzlük Ütopyası;Parfümün Dansı / Kazım Aldoğan

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.