En eski maviliklerin kıyısına çekiliyor
Ruhum ve bedenim.
O en eski mavilerin hatırına çekiliyor
Dünyalık ağrılar.
Hafızam durup durup
Hep aynı hayalin gediğini yokluyor…
Herkesin gözden kaçırdığı ağaçlar
Bu bahar da sürgün veriyor.
Sessizliğe karışmış bir yüzün
İzdüşümü bu yakamozlar…
Sessiz bir savaşın tek ispatı.
Belki yarın diyorum,
Yarın güzel şeyler olur…
Savaş biter!
Sonra, duruyorum ve anlıyorum…
Korkağa yarın çok
Cesura yarın yok!
Ve diyorum, şaha kalk!
Güneş karanlığı eritmeden
Yılkılar gibi koş
Göze alabildiğine.
Yarını bekleme,
Dizgini şimdi al ellerine.
Yarın bir muamma,
Yarın bir avunma,
Yarın savaşın sığınağı.
Bugün de yarına dün olmadan
Ne yaşayacaksan
Şimdi yaşa.