Bir ateş düşer içime bilhassa geceleri .
Yokluğuna sarılır uyurum.
Ve ağlar yıldızlar gökyüzünden kayarken.
Islanmış kirpiklerim durmak bilmez yağmurlarca.
Denizleri doldurmuş taşırmış.
Adını fısıldar gecenin rüzgarı
Ve ruhum seninle bütünleşir
Saçların ara ara yıldızları saklardı.
Sesin en güzel kuşları söyleştirir,
Güneş bir tek senin gülüşünden doğardı.
Ölüm, bir senin kollarında hatırlatmaz kendini,
Keder, bir senin sesinin yankılandığı yerde saklanamazdı.
Huzur, bir senin dokunuşunda işlerdi ruhuma
Ve aşk, bir senin gözlerinin içinde yaşardı.
Oysa ben;
Yaralı serçeler,
Kanadı kırık turnalarla yaşardım
Küçük çatı katımdaki büyük gökyüzünde.
Yalnız,
Bir başıma.



