• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Öykü

Veneta / Ali Doğan

Ali Doğan by Ali Doğan
23 Mart 2024
in Öykü
0
Veneta / Ali Doğan
0
SHARES
2
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Küçük kız uykuya geçiş evresinde. Ama bunu bir türlü gerçekleştiremiyor. Çünkü bilincini açık tutmaya zorlayan bir şey var. Hiç sonu kesilmeyecekmiş gibi bitip tekrardan başlayan menteşe gıcırtısı ve her seferinde alçalıp yükselen o kahrolası sesler.
Çok geçmeden bedeni uykunun pençesinden kurtuluyor ve Veneta o an kulaklarına dolan şeyin ne olduğunu biliyor…

Aşina olduğu iniltileri duymak istemiyormuşçasına gözlerini sımsıkı kapatıyor.
Her zamanki gibi midesinin içinde sanki binlerce böcek dolaşıyor. Tıpkı bağırsakları kurtlandığı ya da okula gitmeden önce zorla süt içtiği zamanlarda olduğu gibi.
Annesinin onu hiç sevmediğini düşünüyor. Babasını da… Bundan emin.

Küçük elleriyle kulaklarını tıkıyor. Bunu yaparken dişlerini de sıkarak içinde yaşadığı depremin şiddetini azaltıyor. Tüm vücudu kasılmış bir vaziyette kucağındaki oyuncak bebeği alıyor ve hışımla kafasını koparıp fırlatıyor. Küçük kız o an etrafına adeta dehşet saçıyor. Yalnızca burun deliklerinden ve ağzından püskürmesi gereken kızıl ateş eksik.
Bir an önce bu inlemelere bir son vermeli!

Sevişmenin tam odağında olan adam ve kadın, küçük kızlarını yataklarının önünde görünce ne yapacağını şaşırıyorlar. Bu o kadar ani oldu ki!

“Tatlım, ne oldu?” diye irkiliyor babası.

“Korkuyorum. Benimle gel.”

“Onu aramıza alalım.” diyor annesi.
“Gel fıstığım. Hadi!’

Veneta’nın onu esir almış nefreti doruklarda.
“Hayır! Babamı istiyorum.”

Kahramanını fahişe annesinden kurtardığı için çok huzurlu. “Fahişe” kelimesini bir filmde duydu. Annesinin bu geceki ahlaksızlığına yakışır bir sıfat.

Babası ile kendi odasına giderken en sevdiği çizgi filmde, kötüler takımındaki hileci köpek gibi kıs kıs gülüyor.

Dışarı çıktığında neredeyse her şey bıraktığı gibiydi. Puslu bir hava, bulutların arasından varlığını göstermeye çalışan ay ve muhtemelen hâlâ ağzındaki kemikle cebelleşen öfkeli kedi.
Tek değişiklik şiddetini artırmaya başlayan yağmurdu.

Yürümeden önce binanın girişinde durdu, ışığı ve penceresi açık olan daireye baktı. Belki de Margaret’in ruhunun pencereden çıkıp sonsuzluğa yükselişini görmeyi umut etmişti.

Veneta katillerin sık sık acıktığını duymuştu. Bu bilginin ilk olarak ne zaman ve nasıl zihnine yapıştığını bilmiyordu. İzlediği bir filmin repliğinden ya da okuduğu bir kitaptan olabilirdi. Babasından kalan antika arabasına atlarken bu aptalca ayrıntının önemli olmadığını düşündü. Şimdi tek yapması gereken karnını doyurmaktı. Çünkü vahşi bir kurt kadar acıkmıştı.

Bir zamanlar babasının oturduğu yerde şimdi kendisi vardı. Tıpkı onun yaptığı gibi külüstür radyoya sihirli bir dokunuş attı. Müzik, içinde bulunduğu esrarengiz geceye dolarken Veneta da gözlerinden süzülen iki damla yaşla birlikte şarkıya eşlik etti.

“Ruhum Tanrı’yla bütünleşiyor…
Kalbime düşen tohumdan o çiçek,
Hiç durmadan büyüyecek.
Ve ben hep şöyle diyeceğim:
Ruhum Tanrı’ yla bütünleşiyor…”

Buğulanmış aynayı elinin ayasıyla sildi ve gülmeyi uzun zaman önce unutmuş yüzüne dikkatlice baktı. Gördüğü, âşık olduğu adamı sonsuza dek kaybeden bir kadının umut ışığı sönmüş gözleriydi. Bir an olsun babasının gözlerindeki ifadenin evrenselliğini aradı. Göz yaşlarına karışan rimeli siyah ince iki şerit halinde çenesinde birleşmişti.

Veneta zaman kavramını yitirmişti. İçinde babasının olduğu hayallere dalınca hep böyle oluyordu. Kaç dakikadır arabadaydı? Yarım saat, belki de bir… Ceketinin koluyla yapış yapış olan yüzünü sildi ve ayağı gaz pedalına dokundu, eski model araç romatizması olan yaşlı bunaklar gibi hareket etti.
Margaret’in cesedi kokmadan bu mahalleyi terk etmeliydi…

***yedinci bölümün sonu

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Tags: Ali Doğanöykü
Previous Post

Hiç Kimsenin Birileri / Eda Pervan

Next Post

Ali Fuat Paşa İstasyonu’nda / Galip Uçar

Ali Doğan

Ali Doğan

1986'da İzmir'de doğdu. Üniversite mezunu olup sınıf öğretmenliği yapmaktadır. Evli ve bir çocuk babasıdır. On yılı aşkın süredir şiir, roman ve öyküler yazıyor. Kitapları : Absürt Hikayeler /Nizamettin Nizamsız (takma ad) /deneysel öyküler (2020) Elektronik Devralış /Bilimkurgu/roman (2020) Aşka/şiir (2020) Uyumsuz Bir Bilincin İzdüşümü /Otobiyografi/ roman (2022) Fare Kapanı /öykü derlemesi (2023) Havuç Kafalar /öykü derlemesi (2024) Casus Maymun / öykü derlemesi (2025) Minik öyküler /öykü (tamamlanmamış dosya) Ödüller / Başarılar "Fare kapanı" adlı öyküsü 1.Yılmaz Sunucu öykü yarışmasında *birincilik ödülüne değer görüldü. (2022) Öykü, Kibele Kültür Sanat'ın hazırladığı "Sözcüklerin dansı" adlı öykü antolojisine alındı. "Kirpi" adlı öyküsü 8.YAZAK öykü yarışmasında mansiyon ödülü aldı. (2023) "Havuç" adlı öyküsü 9. YAZAK öykü yarışmasında *ikincilik ödülüne değer görüldü. (2024) "Ses" adlı öyküsü Myrina yayınları tarafından yayımlanan "Büyü Kutusu ve İnsan Çıkmazı" adlı derlemede yer aldı.(2023) "Cumhur Dede" adlı öyküsü Cüneyne Dergisi 100. Yıl Cumhuriyet Seçkisi'nde yer aldı. (2023) Kibele, Acemi ve Erik Ağacı dergilerinde yazıyor.

Next Post
Ali  Fuat Paşa  İstasyonu’nda / Galip Uçar

Ali Fuat Paşa İstasyonu’nda / Galip Uçar

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • Haykırıyorum
  • Haykır Vicdanım Susma
  • Kobay olma: Kendin ol!
  • Perde Açılıyor mu, Yoksa Kapanıyor mu?
  • SON SİGARA

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.