En ücra köşelerinde gezmek vardı sen denen şehrin.
Keşfetmek cennet denen yerin her yerini.
Fakat azdır düşünmek seni, azdır.
Üniformamı çıkartıp astım askıya, şimdi sadece siyah beyaz ustüm başım.
Hiç bir devlete bağlı değil bu ordu, fakat hâlâ savaşmaya hazır.
Koşarak gelişin olsun.
İttirerek indirip yerle bir edilmeli enkaz
ve de yerle yeksan.
Yırtarak aç gömleğimin göğsünü.
Vakitsiziz açıkçası, yer yer vakitsiziz.
Tek gecelik ömür, sabaha kadar sömür beni, hatta ölene kadar sömür.
Sömür sömür sömür!
Bütün kaynakları sömürülmek içindir bu,
Bu ben denen geri kalmış ülkenin.
Ağarmış görürsen beni, bil ki kış gelmiştir.
Kar yağmış ve bir üşürümek gelmiştir.
Burnunun ucuna kadar gelmiştir yüzüm, bir görün.
Ve hatta gelince gelenler, büyüttükçe büyütmüştür üçüncü bacağını tümörün.
Sıkıca sarılsak erir mi ki kutuplar?
Bir olsak, doldursak boşluğumuzu,
Boşlayıp bütün işleri, boşaltsak büsbütün cepleri,
Şu zarûrî ihtiyaçlarımızı giderirmiyiz?