Ben seni sessizce sevdim,
Adını söyleyemeden.
Gülüşüne hasret yaşarken kalbim,
Ben seni sessizce sevdim.
Ben seni sessizce sevdim.
Ama bu sessiz sevdamı bilme istedim.
Tıpkı narin bir çiçeğe dokunur gibi kırılmandan korktum belki de.
O yüzden sen de beni umutsuz olarak sevme istedim.
Ben seni sessizce sevdim,
Geceyi andıran gözlerine bakamadan.
Ne hain bir rüzgardır ayrılık bilir misin ey sevgili?
Kapatır yolumu daha sana varamadan.
Ben seni sessizce dinledim,
Sesine ses vermeden kulak verdim.
Gönlüm kapılıp giderken imkansız baharına.
Çoktan biliyordum, gelsem de basmayacaktın beni bağrına.
Bu yüzden ben seni umutsuz sevdim,
Belki de küçük bir umudum olur düşüncesiyle sessizce bekledim.
Ben seni sessizce sevdim ey sevgili!
Demedim kimselere sessiz ağlamalarımı.
Kime anlatabilirdim? Ruhumu acıtan gönül sancılarımı.
Bilseydin duyar mıydın içimdeki sensiz kalan sessiz feryatlarımı?
Sen de sever miydin yahut anlasaydın,
Benim gibi bahtı karanlık bir Leyla’yı?
Yoksa güneşsiz mi bırakırdın senden kalan fırtınalarımı?
Ben seni sessizce sevdim yine de.
Gözyaşlarımı daha da gizleyerek.
Şiirlere yazdım adını sen bilmeden ve sen görmeden.
Şarkılarda söyledim her zaman hasretimi,
Cevapsız mektuplara selamımı eyleyerek.
Şimdi sen sessiz bir sevdası n kalbimde kalan.
Varlığın kısmetim değilse bile yokluğun eyler gönlümü talan.
Yani ben seni her şeye rağmen içimde sessizce seviyorum hala.
Olsa da kavuşmak mahşerde bile yalan.