• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Söyleşi

Semra Güney Eren: Doğanın Devrimciliğinden İlham Alan Yazar / Elif Ünal

Elif Ünal by Elif Ünal
13 Mayıs 2025
in Söyleşi
0
Semra Güney Eren: Doğanın Devrimciliğinden İlham Alan Yazar / Elif Ünal
0
SHARES
53
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Sevgili Semra Güney Eren’le ilk öykü kitabı Yoğun Bakış ve yaratıcılık üzerine sohbet ettik. Usta
öykücü Sait Faik Abasıyanık’tan ilhamla, ona yazmazsa ne olacağını sorduğumda yanıtı; “kendimle
buluşamamış, kendimden kopmuş gibi hissederim,” oldu. Semra için yazmak öykülerinin yanı sıra
şiirleri, şarkı sözlerini ve bestelerini içine alan sonsuz ve sınırsız edim. Yoğun Bakış ve yaratıcılığının
derinliği üzerine sohbetimiz yalnız edebiyata meraklı olanlar değil tüm sanatseverler için. Buyurun;
1. Yazma maceranız ne zaman başladı? Yazmak, yazarak yaratmak sizin için ne anlama geliyor?
Yazarak yaratmak benim için kâinatın ilerleyişine mola vermekle eşdeğer. Zihnimde, kalbimde
olan her şeyi kısa da olsa rafa koyuyorum, anı yaşamaya koyuluyorum, farklı bir kanal ve frekansa
geçiyorum, bu çok büyüleyici geliyor bana. Yazının gücüyle ilkokul yıllarımda tanıştım, şiir de
yazardım, günlük de tutardım. Bir gün babama bir hayal kırıklığımı anlattığım bir mektup yazdım. O
mektubun insanlarla aramda kurduğu bağ, yazıyla ilgili köklü izlenimler yarattı bende.
Belki günlük akışta tek kelime etmeyeceğim insanlara duygularımı açmak, onların bundan
etkilendiğine şahitlik edebilmek yazının kurduğu köprü marifetiyle oldu. Hani hep diyoruz ya
aramızdaki o görünmez bağlar, bizi bize bağlayan o ipler, o mektup, o bağdı işte benim için. Sonra
babamın misafirlerimiz her geldiğinde, "Kızım, hadi getir mektubunu," derken oluşan o bıyık altından
gülümsemesi, o gurur. Belki yazı sayesinde hayatımın ilk aferinlerini almak, omzuma dokunan nadir
güzelliklerdi.

2. Şiir, günlük, mektup derken öyküye nasıl bulaştınız peki? Nasıl yazıyorsunuz öykülerinizi?
Öykü, derdimi anlatmamın en kestirme en etkili yolu gibi geliyor bana. Öykü yazarken duygularım
canlanıyor, karakter ile dert ettiğim meselenin örtüştüğü bir örgü yaratabilmek sanki sihir yapmak
gibi. Bazen bir an yakalarsınız, içinize işler ama o anı anlattığınızda kel bir duygu oluşur çünkü mesele
fotoğraf değildir, o fotoğrafa bizi ulaştıran yan yollardır. İşte öykü bana o yan yollarda neler olduğunu
söylüyor. Mesela Düşük adlı öykümde Gül'ün sahte arkadaşlarını anlatmak Gül'ü anlamanızı sağlıyor.
Bu duygu eşelenmelerine bayılıyorum, geçenlerde bir cümle yazdım "Beni göremiyorsanız görünmez
yapmışsınızdır," diye. Mesela bu bir yan yol. Şimdi bu görünmez hale gelen insanın ruhunu işlemem,
çalışmam, anlatabilmem lazım. Öykü benim için bir halden başka bir hale geçişin alt yazısı gibi.

3. Neden yazdığınızı merak ediyorum? Yazmazsanız hayatınızda ne eksilir?
Yazmadığımda yüzeyde kalmış gibi hissederim, kendimle buluşamamış, kendimden kopmuş gibi.
Bazen bir cümle, bazen sözcük bazen de bir söz grubu yazıp o somutlaşmış duygu haliyle bakışırım,
sesli tekrarlar, tekrarladıkça anlamından kopuşuna şaşırırım. Bunu yaptığımda bile yazmış sayarım
kendimi. Çünkü bu örtük ruh haliyle mutlaka bir şey çıkar, metinde bir sıçrayış olur, çerçevesi oluşur,
içi dolar zamanla. Bu benim yazı pratiğim. Neden yazdığıma gelince, burada bir nedensellik yok
aslında. Hayatın içinde zaten sürekli bir mekanik bağ kurma çabasındayız. Edebiyat daha mahrem
olmalı diye düşünüyorum. Yazma eylemini bir nedene büründürmek zorunda değiliz.

4. Yoğun Bakış ilk öykü kitabınız? Kitaptaki öykülerin nasıl doğduğundan bahsedebilir misiniz?
Kitaptaki öykülerimin her biri başka bir yaşamın ya da tadın bende bıraktığı öz ve izlerden
doğdu. Öykülerimin kurgusal bir zeminde şaşırtıcılığındansa hayatla kesişebilen örgüleri olmasını
yeğlerim. Yoğun Bakış, izlediğim, hissettiğim, gördüğüm hayatların içimde biriktirdikleri. Benim kabul
edemediklerim, söyleyemediklerim belki de. İtirazlarımı bağırmadan, çağırmadan söyleyebilmeyi çok
kıymetli buluyorum, öykünün çizdiği hüzünlü resmi yeterli görüyorum.

5. Şiirlerinin yanı sıra söz yazarlığı ve bestecilik de yapıyorsunuz. Şarkılarınız nasıl doğuyor peki?
Şarkılar, bir duyguyla baş edemediğimde çıkıyor hatta taşıyor diyebilirim. Genelde söz ve beste
birlikte geliyor. Şarkımın da mutlaka küçük bir öyküsü oluyor kafamda. Şarkılarım için, kişileri, acıları,
mekânı olan notalı küçük öyküler diyebiliriz.
İnsanlarla ilişkilerimde kırılmalarım, tam anlatacakken vazgeçmelerim, herkese küçük gelip benim
tam odağımda olanlar, kızgınlıklarım, toplumsal sorunların bünyemde bariz bir biçimde yarattığı
basınç, şarkıların eksenine oturuyor, kalemimin bir zaman şiire bulaşması da şarkı sözlerinin
oluşmasına büyük katkı. Doğanın devrimciliği de bana müthiş ilham oluyor, Kupkuru bir dalın
gözümün önünde yeşermesi kendiliğinden bir şarkı gibi.

6. Öykü yazmayı mı şarkı yapmayı mı tercih edersiniz? Neden?
Benim için ikisi de iç içe aslında. Şarkının melodisi ruhumda gezinmeye başladığında içimde
olanlara şaşırmayı çok seviyorum. Çok gergin oluyorum, o anda kimse bana ilişmesin istiyorum.
Sonrasında ortaya çıkan eser bana büyük sürpriz oluyor. O şarkıyla ne kadar ve nasıl gezdiğimi merak
ediyorum. Bir çeşit hayret süreci yaşıyorum. Evet, tam bir hayret. Tatsız bir dönemimdeydim,
insanların kendini biricik görüşüne içerlemiştim, şöyle bir dize yazdım boş boş bakarken; "Bana üstten
üstten bakma. Ah insanım, kusurlarını kapatma. Senin de var!" Mesela bu benim duygumu söyleme
ve rahatlama biçimim, kimseye bir şey anlatmak zorunda değiliz, ama duygumuzu yaratımın yakıtı
olarak kullanabiliriz. Sanat bunun için var bence.

7. Kitaba geri dönersek, sizi en çok etkileyen öykünüz ya da öykülerinüz hangileri?
Yoğun Bakış yayınlanalı bir yıl oldu. Benim için her zaman özel bir yerde. (Kitaba adını veren
öykünün kahraman)ı Ahmet'in dirençsiz direncini çok seviyorum. Okurlardan öyküye dair
duyduklarım da birbirimize dair ipuçları vermesi ve kopukluğumuzu anlatması açısından çok vurucu
oldu. Öte yandan Büyük Hayatlar adlı öykümün de toplumsal ikiyüzlülüğümüzü serip dökmesi
açısından farklı buluyorum. Aslında idealize ettiğimiz birçok şey o kadar naylon ki. Buna dokunmaya
çalışıyorum biraz da.

8. Yoğun Bakış farklı tarz öyküleri ve kimi anlatıları bir araya getiren bir kitap. Öykü anlayışınızın diğer
yazarlardan farklı olduğunu düşünüyor musunuz?
Herkes, birbirinden farklı, kendi dünyalarımızdan yazıyoruz. Bu aslımızda, özümüzde olan ama
perde arkasında kalmış bir şeyi perdeyi çekerek birden ortaya çıkarmak gibi. Herkesin perdesi ve o

perdeyi aralama şekli farklı. Güzel olan da bu. Bazen perdeyi tamamen aralamak, gerçeğe ışık tutmak,
bazen yarı aralık bırakma, bazen de incecik bir tül, tam göstermeden sezdirmek. Bunlar bizim farklı
öykü yazma ve anlatma yöntemlerimiz. Burada benim için en önemlisi, içten olmasını çok
önemsediğim edebiyatın zemininde kurmaya niyet ettiğim okurla dostluk ilişkisi.
Teşekkürler

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Kafka’nın Davası 100 Yaşında / Kazım Aldoğan

Next Post

Suskun Serzeniş / Nursel Çamcı

Elif Ünal

Elif Ünal

Önceden uluslararası gazeteci, iletişim ve halkla ilişkiler koordinatörü, insani yardım görevlisi. Arada Londra ve Washington’da yaşamış olsa da Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde uluslararası ilişkiler okumak için başkente yerleştiğinden beri Ankaralı.  Şimdilerde gençlerle deneyimlerini paylaşıyor, okuyor, yazıyor ve merak ediyor. Yazarak düşünüyor, merak ettiklerinin peşine yazarak düşüyor. Yazdığı hikayelerde hayatı yeniden ve yeniden keşfetmeyi seviyor. Kısa Öyküleri Mikroscope gibi online, Edebiyatist, Kirpi Edebiyat Dergisi ve Bayan Yanı gibi basılı platformlarda yayınlandı. Ayrıca kitap incelemeleri ve röportajlar hazırlıyor. Yüz yüze gerçekleştirmeyi tercih ettiği röportajlarında, yazarların kendilerine özgü deneyim ve değerlendirmelerini açık yüreklilikle okurlarıyla paylaşmalarını hedefliyor.

Next Post
Suskun Serzeniş / Nursel Çamcı

Suskun Serzeniş / Nursel Çamcı

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • GÖRÜYOR MUSUN?
  •   Sevgilim / Kerim Tanış
  •  Er  Uykusu /  Sinem Deniz Kılıç
  • Past Lives- Başka Bir Hayatta Filmi
  • Ekranların Ardındaki Gelecek: Teknoloji Eğitimde Ne Kadar Öğretici? / Yalçın Sevim

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.