Gözümde bir resim var, solgun ama sıcak,
Küçük bir salıncak, bir top, bir yaprak.
Çimenler ıslak, sabah çiyiyle,
Koşarken düşülen, kalkılan bir yer yine.
Tahta atlar yorgun, demir kaydırak paslı,
Zaman bile yavaş, sessizce akmış aslında.
Bir çocuğun kahkahası hâlâ asılı havada,
Sanki unutulmuş bir şarkı gibi dudağımda.
Ayakkabısız hayaller koşardı o taşlarda,
Küçük dizler kanar, büyürdük biraz daha.
Ne hesap vardı, ne hüzün, ne de yarın,
Oyunla başlardı her sabahın çağrısı.
Bir salıncakta geçmişe gidip geldim,
Gökyüzüyle konuştuğum günleri özledim.
Oyun bahçesi şimdi sessiz, yalnız,
Ama kalbimde hâlâ çocuk bir sığınak.
Zaman aldı elimden oyuncaklarımı,
Ama veremedi bana o eski anlamı.
Bir gülüşün içinde kayboldu dünya,
Oyun bahçesi kaldı içimde, içli bir rüya…