Be hâydi! Ne bekliyorsun? Ben tutsak
Bağlıyım, çöz, ellerimden tutsana
Yüreğinin kenarında bir yatak
Kâfî bana, zindânına atsana
Kâh güneşim oldun gökte kâh ayım
Hep böyle uzaklardan mı bakayım?
Bırak da duvarlarımı yıkayım
Bir gece vakti geleyim kapına
Nazar et, gözlerin ecelim olsun
Göğsünde bir tapum, temelim olsun
Kırma, bu da benim emelim olsun
Misâfir buyur et makâm odana
Gördüm; sımsıcaktı, âteşti kalbin
İşte, sonsuz bir makâm yanmam için
Cennetim de Cehennem’im de sensin
Âdem diye beni sen bas bağrına
Paylaşalım; senin olan benimdir
Tenin tenim, nefesin nefesimdir
Çıplak sevdânın sularında çimdir
Bir hâtırâ da mı kalmasın bana?
Bizi o pencereden bakıştıran
O günü elbet etmişti armağan
Sen zaferim, sen göğsümde tek nîşân
Şükrânım bizi karşılaştırana
Bana yâr olduğun gün doğduğum gün
Nasıl bir mecnûna döndüm sen düşün
Âşk çölünün yolcusu şu gördüğün
Ve sen mihrâbım, yüz sürdüm yapına
Biz bir yürek, olsak bile iki cân
İki gül gibi bir vazoda açan
Sevdâlı iki kuş sonsuza uçan
Biz aynı dünyâyız, bir rûh bir mânâ