Etkin dinleme işimizin bir parçası.
Hastaları nöbetçi arkadaştan teslim aldıktan sonra odaları gezip duygu durumlarını sordum. Yatağının başında tedavi ilaçlarını hazırladığım, gözleri çukuruna inmiş, avurtları çökmüş kadın çocuklarını göstermeyen kocasından dert yanıyordu yine.
Onu her dinlediğimde içim titriyordu…
“Et tırnaktan ayrılır mı! Kapısında yattım defalarca. Çocukları benden koruyormuş. Bana inat yapıyor, intikam alıyor, kötü baba, bencil insan…
Şehir şehir gezdiriyor çocuklarımı, sırf göstermemek için.
Sabilerin günahı var mı?
Herkes hakim kesilmiş ülkede, yasakmış bana.
Ah! Onun ailesi var ya, ailesi. Plan yapmışlar.
Beni öldüreceklermiş…
Çocuklarıma zarar veriyormuşum.
Ben onlara nasıl kıyarım!
Bakmaya doyamazsın, bir görsen onları…
Ana kurban Zeliş’im,
Ana kurban Aliş’ im,
Görmeden olur mu hiç, onlar benim kuzum…”
Çocuklarını geçen sene boğarak öldürdüğünü hatırlamıyordu. İnce bileklerinden beklenmeyecek bir kuvvetle, ellerinin arasında hırpaladığı fotoğrafı göğsüne çarparak ağlamaya başladı.
SON