Sizin gönül evinize sığındı,
İçinde kanaması durmayan çiçekler.
Kimsesiz bir çocuktu yüreğim,
Zil icat olmamıştı o zamanlar.
Nasır tutan elimde hala,
Tunçtan kapı tokmağı.
Hep bir vurdum,
Hep bir yutkundum.
Çok genç bir çamdı,
Şimdi saçları ağardı kapının.
Rilke’nin öldüğü basamak altta kaldı,
merdivenin başında boynum bükük hala.