Kırlangıç / Cemal Nurkut Uğureli 5 (1)

Mavi sulardaBir kırlangıç.Vuruyor dalgalar yüzüneMendili elinde.Mavi sulardabir kırlangıç.Mavi köpüklervuruyor yüzüne.Ölümle soğumuş insanlık!Mavi sularda bir kırlangıç.Mavi sularMendili elindeBarış dilindeElleri ellerimde.Soğuk bir bedenSonsuz kum tanelerinde .Bayat bir barış türküsüKöpüren mavi sularda,Yarım bir umutMavi sularda.Ey insanlık:Umutlar!Beyazlar!Ülkem!Ve barış!N e r e d e s i n i z.Mavi sulardabir kırlangıç.Köpüren denizCellatlarım başka.Mavi sulardaBir kırlangıç.

Loading

Babamın Yolculuğu / Cemal Nurkut Uğureli 0 (0)

Tahta kapının aralığından süzülen sarı ışığın gölgelendirdiği sedirde amcamla babam çok ciddi bir şeyler konuşuyorlardı. Babam anlatıyor da anlatıyordu. Bu heyecanın karşısında amcam da onun coşkusuna ortak olarak:”Mehmet gözün arkada kalmasın.”diyordu. Sanırım babam uzun bir yolculuğa çıkıyordu. Evde mis gibi kokan İzmir köftesi bile iştahımı açmıyordu. İçimde kara bir bulut çocuk düşlerimin üzerine düşmüştü. Bir […]

Loading

Avcı / Cemal Nurkut Uğureli 0 (0)

          Okuldan gelip annemin her gün bir şeyler uydurarak yaptığı yumurtalı ıspanak yemeğini yedikten sonra babamdan kalan on altılık tüfeğimi elime alıp kasabamızın bir gün coşkun sularla çağlayan bir gün de iyice cılızlaşan çayına doğru yola koyuldum. Kasabamızın bütün pisliğini alıp götüren ırmak beni nerelere sürükleyecekti bilemiyordum. Babam öldükten sonra yalnız başıma dışarılarda vakit geçirmek […]

Loading

Mantarların Selamı / Cemal Nurkut UĞURELİ 0 (0)

       Kalaycı oturmuş ocağın başına, ateşi besleyip duruyor, kalayladığı kazanı elindeki isli bezle hızlıca çeviriyordu. Köz maşasının ucundaki bezi kazanın içinde sağa sola çevirdikçe yüzü biçimsizleşiyor, ince ip gibi dudakları aşağı doğru eğilip bir yay biçimini alıyor, yüzündeki kırışıklıklar buruştukça buruşuyor. Dökülmüş seyrek sakalları ateşin altına attığı zayıf çalılar gibiydi. Kalaycının küçük oğlu, babasının bunu […]

Loading

TREN/ Cemal Nurkut UĞURELİ 0 (0)

   Mavi bavulunu sürükleye sürükleye ikinci perona doğru ağır adımlarla yürüdü. En az kendisi kadar ağır hareket eden yılların yorgunu Kurtalan Ekspresi’ni beklemeye başladı. Veznede, istasyon duvarlarını andıran taşlaşmış kadından Kütahya’ya bir bilet kestirmişti. Biletlere baktı, gülümsedi. Kafasını salladı sonra içindeki durdurulamaz acı ve ayrılık hissini dizginlemeye çalıştı. İstasyonda herkes bir hareketlilik içinde yaklaşan trene […]

Loading

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön