• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür & Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Genel

Aynı Yeteneklere Sahip Olan İnsanların Birbirine Rehberlik Etmesine Gerek Yoktur / Doğancan Pınar

Doğancan Pınar by Doğancan Pınar
14 Aralık 2023
in Genel
0
Aynı Yeteneklere Sahip Olan İnsanların Birbirine Rehberlik Etmesine Gerek Yoktur / Doğancan Pınar
0
SHARES
7
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Hayatınızda hiç aşamayacağınızı düşündüğünüz engeller oldu mu? Başınıza gelen herhangi bir olumsuz olayı, içinden çıkılmaz bir hal almadan paylaşmak istediğiniz kimseler çevrenizde bulunmakta mı? 

Kimi insanlar ağır kişiliğiyle kendini belli eder. Kimi ise aklını doğru stratejilerle yöneterek. Kimi cesareti ile yol gösterir, kimi ise mantığını kullanarak adımlarını sağlam atar. Her insan birbirinden farklı yeteneklere sahiptir. Sende olmayan bir yetenek, başka insanlarda fazlasıyla olabilir. Onların ihtiyaç duyduğu birtakım şeyler ise senin yeteneklerin arasında bulunabilir. Ancak unutmamalısın ki farklı yeteneklerle birbirinize yardımcı olup kılavuzluk edebilirsiniz. Aksi halde istemeyerek içinde bulunduğun durumdan çıkmak bir hayli zor olacaktır. Çünkü aynı yeteneklere sahip olan insanlar birbirine yardım edebilme konusunda yetersiz kalacaklardır. Böyle bir durumda bireyler sadece birbirlerine destek olabilme yolunda adımlar atar ve telkinde bulunmaktan öteye geçemezler. Eğer bir insanın ufku genişse size yeni fikirler önerebilir. Mantığıyla hareket eden bir insan kalbiyle değil aklıyla düşünür. Başarılarını almış olduğu risklere borçlu olan bir insan cesaret duygusunu sonuna kadar yaşar ve yaşatır… Sen de bu gibi özelliklere sahipsen, aynı niteliklere sahip olan başka insanlar sana sadece destek eli uzatabilir ancak yeni fikirlere kapı açamazlar. Bu sebepten mütevellit farklı yaşam tarzları olan akıllı insanlara danışmak, içinde bulunduğun durum için her zaman daha faydalı olacaktır. İnsanların kafasında bir tecrübenin yaşa bağlı olarak kazanıldığına dair saplantılı bir algı yer etmiştir. Çoğu insan bu düşünceye katılır ve öyleymiş gibi düşünür. Ancak yaşlar sadece rakamlardan ibaret olan gerçeklerdir. Tecrübeyi belirleyen husus yaşanmışlıklardır. Bir insan hayatında ne kadar çok acı, tatlı, hüzün kokan ve mutluluk saçan olay yaşamışsa o denli tecrübe kazanmış sayılır. Hayatında hiçbir zorluk yaşamayan bir insanın yaş alması, sırf yaşı çevresindeki diğer insanlardan büyük olduğu için onlara kılavuzluk etme içgüdüsünü yaratması doğru değildir. Yaşanılmış olan her hadise benliğine yeni nitelikler katacaktır ve yıllar geçtikçe biriken bu özellikler, daha önce tecrübe edinmiş olduğun olayları yaşamamış ancak yakın zamanlarda aynı veya benzeri olaya maruz kalmış insanlar tarafından kılavuzluğuna ihtiyaç duyulabilir. Ancak aynı veya benzeri bir olayı yaşamamış olman durumunda sana danışan o insanlara nasihatlerinden ve yeteneklerinden ne kadarını aktarabilirsin? İşte bu sebepten ötürü önce tecrübe daha sonra bir şeylerin yol göstericiliğini yapmak en doğrusu olacaktır. Duygularında bir olgunluk süreci vardır. Bazılarımız bu süreci tamamlayamaz ve o okuldan hiç mezun olamaz. Duyguları olgunluğa erişmiş olan bir insan için bu kez de farkındalık başlar ve farkındalıklar sizleri diğer birçok insandan ayıran en önemli faktördür. Farkındalık kazanmış bir insanın kılavuzluğuna danışmaktan korkmayın. Çünkü o birçok konuda kendini geliştirmiş ve standart olana karşı savaş açmış kişidir. Ancak duygusal erginliğe erişmemiş olan kişi, hayata karşı güçlü durabilen bir birey halini alamaz. Çünkü hayat duygular ile hareket etmek için fazlasıyla acımasız bir yer. İçinde güzel duygular besleyen iyi bir insan olmak ilkelerinin başında gelebilmeli ancak bunu yaparken asla saf bir insan olmamalısın. Eğer her ikisi de olursan, duyguların sürekli olarak yaralanmaktan öte gidemez, toparlanmanda bir hayli zor olur ve bu durum kendin ile bir savaş içinde olmana sebebiyet verebilir. Kendin ile meşgulken başkalarına tam anlamıyla yardım edemezsin. Bu durumdayken onlara kılavuzluk yapmaya kalkarsan yanlış yönlendirmeler yapabilir veya kötü bir senaryonun oluşmasına sebep olabilirsin. Önce kendi sorunlarını çözmelisin. Unutmamak gerekir ki saf bir kişiliğin olmaması da yine tecrübeye bağlı olarak gelişen bir durumdur. Çünkü yaşanmışlıklar ondan ders çıkarmanıza sebep olacak detaylardır. Bu sebeple kazanılmış her tecrübe bizlere yeni ancak bir o kadar da güçlü birtakım özellikler ve farkındalıklar katar. Yaşanmışlıklar, yaşayacaklarımız konusunda bir nevi savunma mekanizması oluşturur. Savunma mekanizmanızı aşan bir olayla karşılaştığınız vakitlerde dahi tecrübesi olmayan bir kimsenin size rehberlik etmesine asla müsaade etmeyin. Emin olun, bu durum içinde bulunmuş olduğunuz koşulu daha iyi yapmayacaktır. Sanılanın aksine o çukur daha derin ve karanlık olacaktır… Unutmayın tecrübe yaşa bağlı olarak çoğalan bir teori değil, yaşanmışlıklara bağlı olarak büyüyen bir gerçektir. Hiç beklemediğiniz insanlar sizlere ummadığınız önerilerde bulunup hayatınıza iyileştirici dokunuşlar yapabilir. Bu sebeple rakamlara takılmayınız. Yaşamış oldukları neticesinde düşünceleri ile olgunluğa erişmiş olan insanların sizlerin doktoru olmasına izin verin. Aksi halde duyduklarıyla yanılanlar kervanına bir yenisi daha eklenmiş olacaktır.

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Süt Saati / Ali Doğan

Next Post

Kalpleri Ayarlama Enstitüsü / Hanife Nur Ekinci

Doğancan Pınar

Doğancan Pınar

İsmim Doğancan Pınar. 05 Nisan 1994 tarihinde doğdum. Aslen Erzincanlıyım ve Ankara’da ikamet etmekteyim. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünden 2019 yılında mezun oldum.Kamu görevlisi ve tiyatro sanatçısıyım. Yazmayı ve okumayı çok seven biriyim. Toplumsal farkındalıkları konu aldığım ilk kitabım “Arızalı Bir Toplum İçin Farkındalık Bilinci (2022)” ve kişisel gelişim üzerinde yazmış olduğum ikinci kitabım “Hayatındaki Rolün(2023)” okurlarıyla buluştu. Şimdi veya yıllar sonra tek bir insanın dahi hayatını olumlu yönde değişiklikler katabilecek işler yapabiliyorsak başarmışız demektir” ve bu edinilmesi gereken en güzel amaçlardan bir tanesini oluşturur. Bu amaçla çıkmış olduğum yolculuğuma daha nice eserler bırakarak devam etme amacını içimde hep diri tutuyor bunun için çalışıyor ve umut ediyorum. Hep birlikte sanatla kalmak dahası sanatı yaşatmak dileğiyle.

Next Post
Kalpleri Ayarlama Enstitüsü / Hanife Nur Ekinci

Kalpleri Ayarlama Enstitüsü / Hanife Nur Ekinci

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • Sanatın Siyaseti, Siyasetin Sanatı / Hasan Ali Çölük
  • İçimize Gün Doldurmuşlar / Mehmet Deniz Yılmaz
  • Bekleme / Tanrı Misafiri
  • Hayatta Hiçbir Şey İçin Geç Değildir / Fatma Özkıray
  • Zamanı Kim Koşturuyor? / Sevde Kapıcıoğlu

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Kadromuz
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright © 2024 Kibele Kültür Sanat. Tüm Hakları Saklıdır.