• Destek
  • Üye Ol
  • Yazar Girişi
  • Abone Ol
0 553 423 00 17 kibelekulturs@gmail.com
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol
No Result
View All Result
Kibele Kültür Sanat Dergisi | Hayatı Doğuran Sanat  |  Hatice DÖKMEN
No Result
View All Result
Home Deneme

HUZURUN SIRRI: KALBİN KENDİNE DÖNEN YOLU / Zümrüd_ü Sabah

Zümrüd-ü Sabah by Zümrüd-ü Sabah
26 Kasım 2025
in Deneme
0
HUZURUN SIRRI: KALBİN KENDİNE DÖNEN YOLU / Zümrüd_ü Sabah
0
SHARES
3
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter
İnsan, kalabalıkların içinden geçerken aslında kendi içinin ıssızlığıyla yürür. Ruh, zamanın kapılarında titreyen bir gölge gibi, hem sığınak hem çıkış arar. Kimi gün kelimelerimiz küflenir, kimi gün duygularımız kapı tokmağına asılı bir hüzün gibi ses vermeden sallanır; ama içimizde hep aynı arayış sürer: huzurun kendine mahsus, sessiz ve derin nefesi. Bu nefes dış dünyanın gürültüsüne değil, insanın kendi çölünde yankılanan bir iç çağrıya aittir. Ve bu çağrıya yaklaşmanın üç kadim menzili vardır: dua, tevekkül ve teslimiyet.
Dua, ruhun görünmeyene uzattığı en yalın eldir. Kederin rutubetli satırlarında, kırık cümlelerin gölgesinde bile insanın içini aralayan bir arınma kapısıdır. İçimizde biriken yasak harfler, küflenmiş duygular, elemli bezlere sarılı ameller; hepsi duanın avuçlarında yumuşar. Söz tükendiğinde kalbin fısıltıları başlar; yürek, içindeki göçebe acıları Yaradan’ın huzuruna bırakır. Dua, karanlıkta bir mum yakmak gibidir: ışığı küçüktür ama gölgeyi geri çeker. Ve insan en savunmasız hâliyle kendi sınırlarını kabul ederek büyük bir kudrete bağlandığında, ruhun kanatlarında yıllardır taşıdığı kırıklar hafifçe iyileşir.
Tevekkül, insanın hayata tutunma biçimini dönüştüren ince bir iç devrimdir. Her ihtimali kontrol etmek isteyen yorgun akıl, sonunda öğrenir ki kaderin kapıları zorlandıkça içimizdeki fırtınalar daha çok azgınlaşır. Oysa tevekkül ehli bir kalp bilir: insanın planıyla hayatın hazırlığı arasında görünmez bir perde vardır; bu perdeyi zorlamak ruhu tüketir, güvenmek ise ruhu büyütür. İnsan elinden geleni yaptıktan sonra sonucu olgunlukla kabullendiğinde, kasvetli bulutlar bir anlığına dağılır. Tıpkı rüzgârın fırtınayla flört ettiği o anda bile gökkuşağının bir yerlerde nefes alabilmesi gibi… Tevekkül, edilgen bekleyiş değil; kalbin yüklerden arınarak yeniden nefes almasıdır.
Teslimiyet ise insanın en derin kırılmalarından doğan en yüksek farkındalıktır. Ruh, direndikçe kanar; bıraktıkça şifalanır. Kontrol edemediği yükleri omuzundan indiren insan, kendi varlığının hakikatine yaklaşır. Teslim olan kalp, artık tehdit algısıyla değil, güven duygusuyla yaşar. Sökük anılar, göçebe hüzünler, kırık kaburgaların içe çöken acısı… Hepsi hayatın büyük ritmine karışarak anlamını bulur. Çünkü teslimiyet, insanın kendi nehrini ilahi denize bırakmasıdır; akıntıya direnmeyip akışa katıldığında, gerçek huzur nihayet kalpte filiz verir.
Fakat yol burada bitmez; çünkü insan sadece ışığın değil, gölgesinin de çocuğudur. İçimizde zaman zaman zehirli bir kasvet birikir; peltekleşen dilimizden dökülen kırık kelimeler, öksüz yarınların titreyişi, hüzün nöbetlerinde nöbet geçiren satırlar… Bazen acı, omzumuza konan bir karga gibi karanlık haberler taşır. Bazen umut, halay başı çeker; bazen sensizlik, kronolojik bir uğultu ile ruhun duvarlarında yankılanır. Ve insan, bütün bu gölgelerin altında kendine itiraf eder: “Sevgide haddimi aştım; bu, gönlün işlediği en eski suçtur.”
Ne var ki tasavvufun diliyle: her yara, hakikate açılan bir menzildir. Kalbin kırıldığı yer, ışığın içeri sızdığı noktadır. Toprak gibi sessiz kaldığımız anlarda bile göğe doğru yükselen gizli bir feryadımız vardır; işte o ses, ruhun hakikate en yakın olduğu andır. İnsan, acının kılavuzluğunda yürürken bile fark etmeden kendi iç âlemine yaklaşır. Çünkü bazı kelimeler sahibine değemeden ölür; bazıları ise kaderin koynunda yeni bir doğuma gebe kalır.
İçimizin bu hüzünlü izdüşümleri, aslında içsel dönüşümün en kıymetli tohumlarıdır. Dua kapıyı aralar; tevekkül adım attırır; teslimiyet ise insanı kendi hakikatinin iç bahçesine götürür. Ve o bahçede, gökkuşağı üşüse de, bulutlar tedirgin dolaşsa da, insan bilir ki huzur dışarıdan gelen bir misafir değildir.
Huzur, insanın içindeki fırtına dindiğinde açan sessiz bir çiçektir.
Ve o çiçek, ancak insan Yaradan’a teslim olup kendi gölgesini kabul ettiğinde kök salar.
Sonunda insan kalbinin defterine şu hakikati yazar:
“Ben adı olmayan bir hikâyeyim; ama huzur, ben içime döndüğümde adını bulur.”

Yazıyı nasıl buldunuz?

Oy için yıldıza tıkla!

Ortalama Oy / 5. Oy Sayısı

Oyu yok

We are sorry that this post was not useful for you!

Let us improve this post!

Tell us how we can improve this post?

Paylaşarak destek olabilirsiniz!
Previous Post

Tezat / Serap Pala

Next Post

Kurşun Verdiler / Ali Gürler

Zümrüd-ü Sabah

Zümrüd-ü Sabah

Next Post
Kurşun Verdiler / Ali Gürler

Kurşun Verdiler / Ali Gürler

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Hakkımızda

Kibele Kültür Sanat Logo

Kibele Kültür Sanat

Merhaba sevgili okur.

Mitolojide Tanrıların anası olarak bilinen Tanrıça Kibele’nin anaç, üretken, hayatın devamını sağlayan özelliklerinin uğruna inandık. Ve onun adını kullanıp Kibele Sanat olarak edebiyatta biz de varız dedik. Edindiğimiz misyonla amacımız; bizden önceki kalem ustalarımızın bayrağını, gelecek kuşaklara ulaştırmak. Çünkü edebiyat dünya tarihini içinde barındıran devasa bir ansiklopedidir… Devamını Oku

Arşivler

  • Kasım 2025
  • Ekim 2025
  • Eylül 2025
  • Ağustos 2025
  • Temmuz 2025
  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Aralık 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023

Kibele Kültür Sanat Logo

Kategoriler

  • Anlatı
  • Araştırma
  • Deneme
  • Genel
  • Hakkımızda
  • İnceleme
  • Kitap İncelemeleri
  • Masal
  • Öykü
  • Roman
  • Röportaj
  • Şiir
  • Sinema
  • Sizden Gelenler
  • Söyleşi
  • Tiyatro
  • Yeni Çıkanlar

Son Yazılar

  • EY MÜBAREK KOCA YUNUS / Hatice Ertürk
  • MÂNÂMA GELDİ MÜBAREK / Hatice Ertürk
  • Annem Yetimdir / Şeyma Gürün
  • Kurşun Verdiler / Ali Gürler
  • HUZURUN SIRRI: KALBİN KENDİNE DÖNEN YOLU / Zümrüd_ü Sabah

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.

KİBELE Abone
No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Dergiler
  • Galeri
  • E-Dergi
  • Yazılar
    • Edebiyat
      • Şiir
      • Roman
      • Öykü
      • Deneme
      • İnceleme
      • Anlatı
      • Araştırma
    • Kitaplar
      • Kitap İncelemeleri
      • Yeni Çıkanlar
    • Tiyatro
    • Sinema
  • Yazarlar
  • İletişim
  • Üye Ol

Copyright 2023 - 2025 Haziran K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi All Right Reserved. Developer by Fedora Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Hizmetleri Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi. Bu sitede yayınlanan ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, hiçbir şekilde kullanılamaz, izinsiz kopyalanamaz. Tüm hakları K İ B E L E Kültür Sanat Dergisi Limited Şirketi'ne aittir.